“Barış Pınarı Operasyonu” nedeniyle bir araya gelen Çaycuma Belediye Meclisinde grubu bulunan partiler birer açıklama yaptı. Başkan Kantarcı: “Barış Pınarı harekâtının başarıyla tamamlanıp, tüm evlatlarımızın burnu bile kanamadan evlerine sağ salim dönmesi en büyük dileğim, ordumuzun belirlenen hedeflere başarıyla ulaşıp muzaffer olması herkes gibi benim de en büyük arzumdur.”
Çaycuma Belediye Meclisi Belediye Meclis Salonu’nda bir araya gelerek Barış Pınarı Operasyonu ile ilgili basın açıklaması yaptı. Başkan Vekili Cengiz Gökçe operasyon nedeniyle bir araya geldiklerini ve mecliste grubu olan parti sözcülerinin görüşlerini ifade edeceğini söyledi. Grupların açıklamasından önce kent dışında olduğu için toplantıya katılamayan Belediye Başkanımız Bülent Kantarcı’nın mesajı okundu.
KANTARCI: “GÖNLÜM SURİYE’NİN İSTİKRARA KAVUŞTURULMASINDAN YANA”
Kantarcı mesajında, “Önceden planlanmış işlerim nedeniyle kent dışında olduğum için aranızda bulunamıyorum. Öncelikle ulusal meselelerimize ilgi gösterip toplantıya katılan tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyor, salonda bulunan herkesi sevgiyle selamlıyorum. Barış Pınarı harekâtının başarıyla tamamlanıp, tüm evlatlarımızın burnu bile kanamadan evlerine sağ salim dönmesi en büyük dileğim, ordumuzun belirlenen hedeflere başarıyla ulaşıp muzaffer olması herkes gibi benim de en büyük arzumdur. Gönlüm Suriye’nin istikrara kavuşturularak terörden arınmış bir ülke haline dönmesinden yanadır. Bu başarıldığı takdirde askeri operasyonlardan daha çok diplomatik girişimler öne çıkacak, bu da, tüm bölgede silahların susarak barış ikliminin yeşermesine neden olacaktır. Terörden çok çektik. PKK binlerce insanımızın canını aldı, çok anaların yüreğine ateş düşürdü. Bu harekâtın bu insanlık suçlarına son vermesini diliyor, Mehmetçiğin yanında olduğumu duyuruyor, hepinize tekrar selam ve sevgilerimi yolluyorum” diyerek tamamladı.
YURTBAY: “SURİYE ARAP YARIMADASINA AÇILAN KAPIMIZDIR”
CHP Grubu adına görüşlerini açıklayan Grup Sözcüsü Uygar Yurtbay, “Suriye’de Mart 2011’den bu yana süren savaş, bir yandan bölgemizin istikrarı bakımından yeni tehditler üretmeye devam ederken, Suriye’yle birlikte ülkemizi de kanatmaktadır. Suriye’de yaşanan krizle ilişkili sorunların etkisi bölgemizi aşarak küresel bir nitelik kazanmıştır. Bölgedeki ve bölge dışındaki ülkelerin Suriye’ye müdahale ve etkileri, cihatçı terör örgütlerinin farklı coğrafyalardaki varlık ve eylemleri, çatışmaların sonucunda ülkelerini terk etmek zorunda kalan milyonlarca sığınmacı Suriye’deki krizin yarattığı karmaşık küresel etkilerden bazılarıdır. Bütün uyarılarımıza rağmen, 2011 yılından bu yana Suriye yönetimiyle diplomatik iletişim kanallarını kapatan iktidar, kendi manevra alanını da yok ederek, tercihini barıştan yana değil, savaştan yana yaparak çatışmaların uzamasına ve barışın hep ötelenmesine sebebiyet vermiştir. Oysa Suriye, ortak tarih ve kültür, en uzun kara sınırı ve sınır aşan nehirler, karşılıklı olarak soydaş, kardeş ve akraba topluluklar paylaştığımız komşumuz, aynı zamanda taşımacılık ve ticaret bakımından Arap yarımadasına açılan kapımızdır. Ortadoğu’nun kilit ülkelerinden biri olan Suriye, 2011 yılına kadar ilişkilerimizin giderek iyileştiği, geçmişte yaşanan ciddi ikili sorunlara rağmen çatışmadan barış içinde yaşamayı başardığımız komşumuzdur” dedi.
YURTBAY: “ORTADOĞU BARIŞ VE İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI BARIŞIN ÖNCÜSÜ OLACAK”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun görüşlerinden yola çıkarak parti olarak bu konuda yapılanları sıralayan Yurtbay, “Suriye’de akan kan dursun, bölgemizde barış rüzgârları essin diye, Suriye yönetimiyle Eylül 2011’de, Suriye muhalefetiyle ise Aralık 2012’de temas ederek diyalog ortamı kurmaya çalıştık. Nisan 2012’de TBMM’de bir genel görüşme önerisi vererek, Suriye konusunda bütün siyasi partilerin barıştan yana ortak bir tutum almaları için çaba gösterdik. Yine Nisan 2012’de, İstanbul’da bir ‘Arap Baharı Konferansı’ toplayarak bölgemizin barışa, eşitliğe ve özgürlüğe olan özlemini dile getirdik. Ağustos 2012’de, Suriye’deki savaşa son vermek için Türkiye öncülüğünde bir uluslararası konferans toplanmasını istedik. İktidar tarafından reddedilen önerimizin bir benzeri Cenevre Süreci olarak bugün işlemektedir. Şubat 2013’te, Sosyalist Enternasyonal bünyesinde bir Suriye Çalışma Grubu kurulmasını sağladık. Mart 2013’te, dönemin Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Sayın Ban Ki Moon’a Suriye konusunda çözüm için önerilerimizi içeren bir mektup gönderdik. Haziran 2016’da, ülkemizdeki Suriyeli sığınmacılar sorununa sosyal demokrat bir perspektifle çözüm önerileri üreten bir kitap yayınladık. Aynı konuda Mart 2019’da da iki adet rapor yayınladık. Mayıs 2018’de açıkladığımız Seçim Bildirgemizde; Ortadoğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı, kısaca OBİT’in kurulmasını istedik. Gururla ifade etmek isterim ki; başta Ortadoğu ülkeleri olmak üzere, özellikle Ortadoğu’ya yönelik hassasiyeti bulunan tüm ülkelerin siyasi ve diplomatik temsilcileri OBİT’i bölge için en önemli önermelerden biri olarak kabul ettiklerini ifade ediyorlar. İlk etapta Türkiye, İran, Irak ve Suriye’nin katılımıyla kurulmasını öngördüğümüz OBİT’in, kısa sürede bölgeden tüm dünyaya yayılacak barışın öncüsü olacağına inanıyoruz. Eylül 2018’de, İdlib konusunda 6 maddelik bir çağrı yaparak yaklaşan tehlikeye karşı bütün sorumluları uyardık. Bu çabalarımızın tek bir amacı vardı, doğunun ve batının buluştuğu, kültürlerin bin yıldır birbiriyle kucaklaştığı coğrafyamızda akan kanı durdurmak ve bölge halklarının geleceğe eşitlik ve kardeşlik içinde umutla bakmalarını sağlamaktı” dedi.
YURTBAY: “CHP OLARAK MEHMETÇİĞİMİZİN VE ORDUMUZUN YANINDAYIZ”
Yurtbay Suriye için, Türkiye için, barış yapılması gerekenleri de şu şekilde sıraladı:
1) Ankara ile Şam arasındaki yolun barışa giden en kestirme yol olduğunu ve Suriye’nin geleceğine ancak Suriye halkının karar verebileceğini hiç unutmamalıyız.
2) ABD ve Rusya’nın çıkarları arasında savurulmamak için; toprak bütünlüğünü, siyasi bağımsızlık, egemenlik, iyi komşuluk ilişkilerine dayanan bütünlüklü, uyumlu tek bir Suriye politikası izlemeliyiz.
3) Suriye yönetimi başta olmak üzere; uluslararası hukuka ve ilişkilere dayalı, meşruluğu olan bütün aktörlerle tıpkı burada olduğu gibi konuşarak diplomasiyi etkin kılmalıyız.
4) Suriye yeniden güvenli ülke olduktan sonra, ülkemizdeki sığınmacıların gönüllü geri dönüşlerini teşvik etmeli ve bu amaca uygun politikalar geliştirmeliyiz.
Cumhuriyet Halk Partisinin Türkiye’de ellerini hep barışa uzatan en güçlü siyasi parti olduğunu bir kez daha vurguluyoruz. Mehmetçik bizim göz bebeğimizdir. Allah Mehmetçiğimizi korusun. CHP olarak Mehmetçiğimizin ve ordumuzun yanındayız” şeklinde açıkladı.
AKKUZU: “TERÖRLE MÜCADELE SINIRLARIMIZ DIŞINDA DA YÜRÜTÜLMEKTEDİR”
AK parti grubu adına konuşan Grup Sözcüsü İbrahim Akkuzu ise, “Kırk yıldan hu yana karanlık bir ideolojiyle on binlerce vatandaşımızın hayatına kast eden Güneydoğu Anadolu Bölgemiz başta olmak üzere ülkemizin gelişmesini ve kalkınmasını engelleyen; bebek, çocuk, kadın dinlemeden insanlarımızı katleden PKK terör örgütü, yok edilmesi gereken bir cinayet şebekesidir. Devletimiz, güvenlik kuvvetleriyle bölücü terör örgütü PKK'ya karşı yıllardan beri büyük bir mücadele vermektedir. Devletimizin yalnızca terör örgütüne karşı değil, uluslararası destekçilerine karşı da verdiği büyük mücadele sınırlarımız içinde olduğu kadar sınırlarımız dışında da yürütülmektedir. Teröre karşı milletçe verdiğimiz bu mücadelenin bir diğer ayağını da Barış Pınarı Harekatı oluşturmaktadır” dedi.
AKKUZU: “OPERASYONUN AMACI BÖLGEMİZİ TERÖRİSTLERDEN TEMİZLEMEKTİR”
Akkuzu açıklamalarını, “Suriye topraklarının önemli bir bölümü DAEŞ/PYD/YPG gibi terör örgütlerinin eline geçmiştir. PKK'nın Suriye’deki yapılanması olan PYD/YPG, Kuzey Suriye'de geniş bir alanı kontrol etme imkanı bulmuştur. Bu alan üzerinden ülkemize saldırılar düzenlenmektedir. Terör örgütüne sağlanan binlerce tır silah ve yoğun dış destekle bir terör koridoru yaratılmaya çalışılmaktadır. Bu terör örgütleri Suriye'de yaşanan iç savaşla birlikte ortaya çıkan istikrarsızlıktan faydalanarak kontrol ve otorite imkanı bulmuşlardır. Otoritelerini yüzbinlerce insanı öldürerek ve milyonlarca insanı yerlerinden ederek sağlayan, en uzun kara sınırımız' sürekli olarak tehdit eden terör örgütleri isimlendirilme, görünüş ve üniformalar açılarından farklılaşsalar da özlerinde aynıdırlar. Birbirinin ikiz kardeşidirler. Etnik temizlik uygulayan, demografik yapıyı kendi ideolojileri çerçevesinde değiştiren bu zalim örgütlere karşı milli güvenliğimizi sağlamak için uluslararası antlaşmalardan aldığımız yetkiyle Suriye Milli Ordusu ile birlikte Barış Pınarı Harekatı düzenlenmiştir. Bu operasyonun amacı bölgemizi teröristlerden temizlemek ve yurtlarından edilmiş Suriyelileri ülkelerine geri göndermektir. Bölgemizin istikrar, barış ve refahına karşı en büyük tehdit olan DAEŞ, PKK, PYD, YPG terör örgütlerinin bu yıkıcı faaliyetlerini sonlandırmak, yurtlarını zulüm, sürgün, baskı ve katliamla yitirmiş yüzbinlerce Suriyeliinin vatanlarına dönüşlerini sağlamak için düzenlenen Barış Pınarı Operasyonu'nu Belediye Meclisleri olarak destekliyor, ordumuza muvaffakiyetler diliyoruz. Belediye Meclislerimiz, kahraman Mehmetçiklerimizin yanındadır” diyerek tamamladı.
Gündem
Güncelleme Tarihi: 17 Ekim 2019, 20:45