Zonguldak’ın Çaycuma ilçesinde oturdukları 4 katlı binanın 3’üncü katından, birbirine bağlayarak sarkıttığı çarşaflarla evden kaçmak isteyen Kemal Ahmet Özkan, ikinci katta çarşafın kopması sonucunda yere sert şekilde çakıldı. Hastaneye kaldırılan ve şizofren hastası olduğu öğrenilen genç felç kaldı. İki defa ameliyat olan genç, uzanacak yardım elini bekliyor.
Çaycuma ilçesinde yaşayan Özkan ailesinin 2 çocuğundan, büyük olan oğulları Kemal Ahmet Özkan aniden gelen bir cinnet anı ile hayatını felç etti. Belinden aşağısı tutmayan Kemal’in yaptığı hatanın sonucu olarak genç yaşında hayatını yatağa bağlı bir şekilde yaşamak zorunda kaldı. Beyin Cerrahisi bölümünde 2 defa ameliyat olan, düşmeden kaynaklanan kırıklardan dolayı her iki kolunda da platin olan, sağ bacağı ve kalçasında da platin bulunan Kemal Özkan yardım bekliyor.
Oturduğu evinden kaçmak için balkona çıkan genç, birbirine bağladığı çarşafları aşağıya sarkıttı. Ardından kendisi de çarşafa asılarak aşağıya inmeye başladı. Ancak ikinci kata geldiğinde çarşaflar yırtılınca ikinci kattan aşağıya düştü. Belden aşağısı felç olan Kemal Ahmet Özkan; “Ben yürümek ve gezmek istiyorum. Bana yardım eli uzatın, gençliğimi yatağa bağlı kalarak harcamak istemiyorum” diye çağrıda bulundu.
Kendisine de yüzde 49’luk bipolar hastalığı tanısı konulduğunu ve raporunun bulunduğunu anlatan anne Nurdan Özkan, çocuğunun tekrar yürümesini istediğini belirterek, yetkililere yardım çağrısında bulundu. Anne Özkan, Kendi hasta olduğu için bakamadığını, diğer oğlunun ve eşinin ilgilendiğini söyledi.
Toplar damarda pıhtı oluşması sebebiyle kendisi de hasta olan evli ve 3 çocuk babası olan kardeş Taylan Özkan ise "Bundan 3 ay öncesine kadar ağabeyim yürüyor, geziyor, koşuyordu. Bir gece evimizin balkonuna çıkıp, birbirine bağladığı çarşafları balkon kapısının koluna bağlayarak aşağıya inmek istemesi üzerine düştüğünü, yere çakıldığını komşularımız sayesinde öğrendik. Hemen 112’yi arayıp ambulans istedik. Çaycuma Devlet Hastanesi’nde yapılan ilk müdahaleden sonra Bülent Ecevit Üniversitesi’ne sevk ettiler. Geçirdiği ameliyatlarının ardından yaklaşık 15 gün yoğum bakımda yaşam mücadelesi verdi. Sonrasında yine bir 15 gün daha Beyin Cerrahisi bölümünde yattık. Daha sonra taburcu olduk. Aradan 1 ay zaman geçti ve biz Bülent Ecevit Üniversitesi Hastanesine kontrollerimize gitmeye başladık. Beyin Cerrahi doktorumuz artık Fizik Tedavi bölümüne gitmemiz gerektiğini söyledi. 5 Kasım günü Fizik Tedavi Bölümüne muayene gittiğimizde ağabeyimi hastaneye yatırmak yerine, şizofren hastası olduğu için hastaneye yatırmalarının mümkün olmadığını söyleyerek eve geri gönderdi. Ne yapacağımı bilmiyorum. Ağabeyime yönelik yardım bekliyorum, asla maddi bir beklentimiz yok. Tekrar yürümesini, sağlığına kavuşmasını istiyorum. Ağabeyimin başına gelen talihsiz olay yüzünden işimden ayrılmak zorunda kaldım. Annem, babam, ağabeyim eşim ve çocuklarım ile hep beraber bu evde yaşıyoruz. Ağabeyim Kemal, özellikle akşamları daralıyor. Bizde mecburi olarak kapıları kilitliyorduk. Çünkü evden kaçtığı zaman İstanbul, Ankara, Bursa gibi şehirlerimize gidiyor ve bizde bulup geri getiriyoruz" diye konuştu.
Kardeşi Taylan Özkan, "Evde bize verilen egzersizleri günde 3-5 defa yapmaya başladık. Yürüyecek eminim ama tedavi görmezse ölene kadar ağabeyim yatağa mahkum kalacak. Biz artık bir ses bekliyoruz” diye yardım istedi.
Güncelleme Tarihi: 08 Kasım 2018, 14:58