UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan ve "En iyi korunan 20 kent" arasında bulunan Karabük’ün Safranbolu ilçesinde bazı esnaflar müşteri gelir umuduyla dükkanlarını açıyor.
Osmanlı döneminden kalma han, hamam, cami, konak ve çeşmelerin yer aldığı, 3 bin yıllık geçmişe sahip olan İpek Yolu üzerinde kurulu tarihi ilçede yeni tip korona virüs (Covid-19) salgını nedeniyle hayat adeta durdu. Her yıl binlerce yerli ve yabancı turisti ağırlayan Safranbolu’da korona virüs nedeniyle yaklaşık 2 aydır sokaklar boş kaldı. Özellikle Uzakdoğu’dan binlerce turist ağırlayan tarihi ilçede esnafların çoğu dükkanlarını kapattı.
Osmanlı şehir hayatı ve kültürünü yansıtması dolayısıyla "Osmanlı’nın parmak izi" olarak adlandırılan Safranbolu’da korona virüs tedbirleri nedeniyle vatandaşlar dışarı çıkmazken, bazı esnaflar müşteri gelir umuduyla dükkanlarını açmaya devam ediyor. Esnafların beklentisi ise korona virüsün ortadan kalkması ve eski günlerine geri dönmek. Yemenciler Arastası’nda 28 yıldır esnaflık yapan Mustafa Akgül, İhlas Haber Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada hafta içi dükkanları açmadıklarını söyledi. Arasta Çarşısı’nın hafta içi kapılarının kapalı olduğunu ifade eden Akgül, "Hafta sonu belki gelen giden olur diye bir iki arkadaş dükkanımızı açıyoruz. Virüsün işlerimizi etkilemesi çok fazla. Özellikle son 25 günden beri Türkiye genelinde olduğu gibi hizmet ve turizm sektörü bu işten etkilendi. Bizim gibi Uzakdoğu müşterisine çalışan gruplar daha da etkilendi. Çarşıda in cin top oynuyor. Maskemiz, eldivenimiz var. Sabah geldiğimizde çarşımızı çamaşır ve sirkeli suyla güzelce yıkıyoruz. Elimizden gelen tedbiri alıyoruz, belediyemiz de bize yardımcı oluyor" dedi.
Beklenti sezonun eskiye dönmesi
Tarihi Çarşı’da kolonya satışı yapan Mücahit Çalova da ürünlerinin genel bir ihtiyaç haline geldiğini, o nedenle dükkanlarını açtıklarını belirtti. Turistin gelmediğini, yerli halkın da çok az sayıda geldiğini aktaran Çalova, "Fiyatlarımız halen daha aynı. Bizimki zaten yöresel safran kolonyası. Fiyatları eskisi gibi aynı. Bunun sebebi elimizde hala ürün olması. Yeni ürün bize fiyatlı gelirse biz de zamlı satmak zorundayız. Ramazan sonunda sezonun tekrar eskiye dönmesi ama günümüz şartlarında biraz zor duruyor" diye konuştu.
Tarihi Çarşı’da 42 yıldır tarihi konakların kilitlerini yapan çilingir Hüseyin Şahin Özdemir ise Safranbolu’nun turizme dayalı bir kent olduğunu kaydetti. Safranbolu’da imalatın bittiğini anlatan Özdemir, "’Sen yap, ben satayım durumu söz konusu. Türkiye’de en güzel şey imalattır. Şuanda bizim yaptığımız iş asırlar önce kurulan Demirciler Arastası’nda imalatla geçinilmiş, biz de imalatla geçiniyoruz. İmal etmesek, hediyelik eşya satan arkadaşlarımız gibi biz de bu dükkanları kapatmak zorunda kalacaktık" dedi.
Virüs nedeniyle kimsenin evden çıkmadığını anlatan Özdemir, şunları kaydetti:
"Bu olaylar öncesinde başlamış olan restorasyonların tamamlanması ve bitirilmesi için yaptığımız ürünlere ihtiyaç olduğundan işimize devam ediyoruz. İşimizde azalma oldu. Ama daha önce başlamış olan restorasyon olmasaydı bizde evimizde kalacaktık. Şuan beklentimiz bir an önce virüs hastalığına çare bulup, herkes eskisi gibi gezmesinde, alışverişinde, akraba ziyaretinde, ticaretine kavuşması."
Güncelleme Tarihi: 05 Nisan 2020, 14:25