Dere yataklarından veya ormanlardan topladığı ağaçların dalları ve köklerini cam fanus içineyerleştirerek ‘Teraryum’ adı verilen sanatsal çalışma ile doğanın canlılığını evinizin abajuru, masa üstü biblolar ve çeşitli görsellikleri imal eden Buzoğlu, yıllardır sanata ve sanatsal çalışmalara Endüstri Meslek Lisesi Ağaç İşleri Bölümünde okurken başlayan bir hobiyle, bugün el sanatları alanında etkin oluyor.
Buzoğlu kendisiyle yaptığımız söyleşide; Bu ‘Teraryum’çok farklı bir çalışma ve zor bir iş.Cam fanusun küçük bir yerinden kafanızdaki objeyi tarz olarak işliyorsun. Dünya içinde yer alan işlemeler bittiğinde, sizin hayalleriniz dışarıya yansıyor. Severek yaptığım bir iş.
Öte yandan bir anlamda gelir kaynağı olarak ta katkı sağlıyor bütçemize. Sanat her yerde vardır. Onu keşfetmek sanatçının işidir. Bende bir yandan ofisimde işimi yapıyorum. Diğer yandan zamanı değerlendiriyorum.” Dedi.
Gençler bu işi yapmalı…
Suat Buzoğlu ;”Genç neslin sanat camiasında, pek yer almadığını izlediğini söyleyerek, son yıllarda çocuklar magazin veya popçu ya da topçu olma hayalleri ile, gerçek hayattan uzak bir dünyayı yaşıyorlar.” İfadelerini kullandı.
Buzoğlu; Genç iken biz denizden midye kabukları toplar.Onlardan çerçeve yapar, o yaptığımız işten not alırdık.Üreten bir toplum doğmuştu bundan 30-40 sene önce.Şimdi çocuklarımız sanal dünya çocukları. Bilgisayar da az gelmeye başladı.
Şimdiki çocuklar oyuncak olarak cep telefonları kullanıyorlar.Bu da demek oluyor ki, onlara hazır olan eşyalar kullanılacak. Biz telden araba yapardık. Kafes yapardık. Şimdi bu güzellikler maalesef mazide kaldı.
Suat Buzoğlu aslında bir gerçeği de dile getirdi. Üreten değil tüketen bir nesil türüyor. Geleceği inşa edecek beyinlere çok ama çok ihtiyacımız olacak.
