Ne belediye başkanları ne parti liderleri ne siyasetçiler gördük.
Bu tür makamların gelip geçici olduğu gerçeğinin de herkes farkındadır.
İlimize en ufak hizmeti faydası dokunan herkes benim için, bu kent için değerlidir.
Siyasi görüşüne ve kimliğine bakmadan alkışlar teşekkür ederiz.
Yaptığı olumlu çalışmaları kamuoyu ile paylaşır ve takipçisi de oluruz.
Bu durum bizim herhangi bir partinin sempatizanı olduğumuz anlamına da gelmez.
Gazeteci her görüşe saygı duyar ve eşit uzaklıkta durur.
Mesleğimin ahlakından bahsedildiğinde ben bunu anlıyorum.
Bazıları için bizim önem verdiğimiz bu değerlerin hiç ama hiç önemi yok.
Tehdit, şantaj ve iftirayı yaşam biçimi haline getirenler var.
İlan vermedi diye çek bilgisayarı önüne yalan olduğunu bile bile yaz ve iftira at.
‘Sürekli sayfalara taşıyacağım olumsuz haberlerle şu belediye başkanın üzerine gidip pes ettirerek küpümü doldurmalıyım’ diye düşünenler bile var.
Bu gazeteciler, özellikle siyasiler ve işadamlarını yolunacak kaz olarak gören bir anlayışa sahip.
Reklam vermeyen bazı esnaflarla ilgili onların kazançlarını doğrudan etkileyecek iftira dolu alçakça haberlere imza atmaktan da çekinmiyorlar.
Kul hakkı yiyorlar.
Allah’tan korkmaz, kuldan utanmaz olduklarını saklamak içinde kılıktan kılığa giriyorlar.
Başta siyasiler, işadamları ve esnaflar olmak üzere herkese görev düşüyor.
Susmayın; Bu hadsizlere hadlerini bildirmek lazım.
Korkaklar her gün, cesurlar bir kez ölür Aksi halde tehdit, şantaj, iftira ve yalan habercilik böle devam eder gider.
Benden söylemesi..
Gündem
susarlar susarlar hepsinin altı kirli çünkü