Kdz. Ereğli'de babalarını 7 Mart 1983 Grizu Faciasında kaybeden Şaban Okut ve Asım Yiğit, babalarının hayatını kaybettiği maden ocağında ekmeklerini kazanıyor. Okut ve Yiğit, madene her indiklerinde duygulandıklarını ifade ettiler. Babasını grizu faciasında kaybeden ve kurulan Zonguldak Maden Şehit Aileleri Yaşatma Derneği Başkanlığını yapan Çetin Yiğit ise konuşmasında Maden Şehitlerinin çocuklarının işe alınması için siyasilerden destek istediklerini söyledi.
Ereğli’ de yaşayan maden işçileri Şaban Okut ve Asım Yiğit, 7 Mart 1983 yılında babalarını yitirdikleri maden ocağında ekmek paraları için çalışıyor.
Grizu faciasında babası Hüseyin Okut’u kaybettiğinde 2 yaşında olan Şaban Okut (40) babasının öldüğünü bilmesine rağmen 2006 ve 2009 yıllarında iki kez madende çalışmak için başvurmuş, ancak ikisinde de işe girememiş.
2012 yılında Türkiye Taş Kömürü Kurumu Armutçuk müessesine işe girmeyi hak kazanan Şaban Okut, kendisinin kaynak atölyesinde yani yer üstünde çalıştığını, ancak işlem için madene indiğinde babasını düşünmeden yapamadığını söyledi. Şaban Okut konuşmasında “Hem Kozlu’daki hem Zonguldak’taki şehit olan madencilerimizi bir kez daha rahmet ve minnetle anıyoruz. Ben iki yaşındaydım, babanın ne olduğunu bilmeyen, hayatın ne olduğunu bilmeyen. Belli bir yaşa geldiğimizde babasızlık zor. Başkalarının çocukları bayramlar da harçlık alırken biz bir köşede huzursuz bir şekilde onlara bakarken onların yediğine içtiğine bakarken, bunlar böyle zamanlar da anlaşılıyor. Mesela ki aynı yerde çalışıyorduk dersek yalan olur. Zamanla farklı bölgelere, farklı metrelere ulaşılmış. O zamanlar da 300 katında çalışılıyormuş şuan ise 500-600 katı var. İniyoruz acaba babam burada yürümüş müdür, burada çalışmış mıdır diye hisler oluşuyor, zor bir durum. TTK’ ya girişlerde askerlik şartı vardı. 2000 yılında tabi o zamanlar da yetişemedik askerliğimiz yapmadığımız için, 2006 ve 2009’lar da başvuru yaptığımızda, sizin babanız burada öldü size artı bir ek puan vereceğiz dediler. Ama biz hiç böyle bir şey den faydalanamadık” dedi.
Eşi Hüseyin Okut’un maden de yaşanan grizu faciasında hayatını kaybettiğinde 3 çocuğu ile kalan Anne Ayşe Okut, olayın olduğunda kendisinin evde beklediğini ve kayınvalidesinin eve gelmesi ile eşinin öldüğünü öğrendiğini söyledi. Ayşe Okut “ Bizde zaten kayınvalide vardı. O gidiyordu biz evdeydik. O gelene kadar ben hiç umut etmedim zaten. Köye gelinceye kadar haberimiz olmadı. Ne hissedeyim yıkıldık. 3 tane çocukla arkaya kalmak kolay değil. Oğlum madende çalışıyor ama ne yapsın para derdine, ekmek derdine. Hepsi onlar da ekmek davasına gittiler”
1983 yılında meydana gelen grizu faciasında babası Ahmet Yiğit’i kaybeden Asım Yiğit (42) ise 2009 yılında girdiği sınavı kazanarak madende çalışmaya başlamış. Babası hayatını kaybettiğinde 4 yaşında olan Asım Yiğit, ilk iş başı yaptığı maden ocağının, Kozlu olduğunu ancak, kısa süre sonra Kandilli müessesine geldiğini ifade etti. Kandilli’ de iş başı yaptığı gün madene indiğinde göz yaşlarını tutamadığını ifade eden Asım Yiğit “Ben 1979 doğumluyum, babam öldüğünde 4 buçuk yaşındaydım. Bizi en büyük abimiz büyüttü, o bugünlere getirdi. Babanı hatırlıyor musun desen hatırlayamıyorum 4 buçuk yaşındaki çocuk ne hatırlasın ki? İlk gün ağladım, babam burada öldü ben Kozlu’da iş başı yaptım. Daha sonra buraya gelince burada da aynı şekil duygularımıza hâkim olamadık yine ağladık. Kolay bir şey değil, babamın öldüğü yerde çalışıyoruz şimdi. Kendi çocuklarımın madende çalışmasını istemem. Ama mecbur kaldıktan sonra yapacak bir şey yok. Okusalar da iş bulamadıkları için. Şu anda bu son alımda üniversite mezunu çalışıyor şuan da bizim yanımızda. 2019’da girenlerin yarısı üniversite mezunu” dedi.
Zonguldak Maden Şehit Aileleri Yaşatma Derneği Başkanlığını yapan Şehit Madenci Ahmet Yiğit’in oğlu TTK emeklisi Çetin Yiğit, madenci çocuklarına kamuda çalışma hakkının verilmesini istediklerini ifade etti. Soma’ da meydana gelen üzücü olayın ardından Soma şehitlerinin çocuklarına bu hakkın verildiğini ifade eden Yiğit, Zonguldak Maden Şehitlerinin çocuklarına da bu hakkın verilmesi gerektiğini söyledi. Yiğit açıklamasında; “Bildiğimiz gibi biz dernek olarak kurulduğumuzdan bugüne kadar. Soma faciasın da 301 kişi vefat ettiğin de orada ki kardeşlerimiz için devletimiz tarafından bir yasa çıkarılmıştı. Kamuda istihdam hakkı, bizde bu yoldan yürüyerek, tüm maden şehitlerinin bu haktan yaralanmaları için gerekli görüşmeleri yaptık. 2018’de dönemim Başkanı Sayın Binali Yıldırım Zonguldak’a geldiğinde bizlere orada söz vermişti. Demişti ki “Tüm Maden Şehitlerine şehitlik mertebesi veriyoruz” tabi ki biz buna mutlu olduk. En azından ailelerin yarası biraz dinmiş oldu. Daha sonra meclise torba yasağı bu şekilde gelmedi. 2003 10 Haziran 2014 13 Mayıs olarak sınırlama koydular. Bu bizleri üzdü. İkinci bir mağduriyet yaratıldı. Tabi bizim bu konular hakkında görüşmelerimiz oldu. Bu görüşmelerden olumlu sonuç çıkartamadık. Ben buradan biz kez daha sesleniyorum. Pazartesi günüde Armutçuk’ta 7 Mart törenin de 1983’de ki 103 şehidimiz ’in anma töreni var. Burada da mutlaka gündeme gelecektir. Biz bu çocuklarımızı sevindirsinler bu sorunu bir an önce çözsünler. Bu torba yasadan maden şehitleriyle ilgili, bu maddeyi kaldırsınlar. Tüm maden şehidi çocuklarının bu yasadan yararlanmasını istiyoruz. Bu da zaten Türkiye genelinde 500 kişiyi geçmiyor. 500 kişinin devletimize yük olacak bir rakam değil. Bunu Zonguldak Milletvekillerimiz bir araya gelsinler bürokratlar bu konuyu çözüme ulaştırsınlar. Bu konu artık siyaset üstü bir olay, bunu herkesin çözmesi gerekiyor. Her seferinde gelip te programda biz maden şehitlerini anıyoruz. Teşekkür ediyoruz herkese duyarlıklarına ama bu bize yeterli gelmez” dedi.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
