Çorumluoğlu "Kaymakam ısınıyorsa vatandaşta ısınmalı"

Kdz.Ereğli Kaymakamı Çorumluoğlu, SYDV tarafından geçtiğimiz yıl 16 bin kişiye 5 milyon 522 bin lira tutarında yardım yapıldığını söyledİ

"Bu akşam bir vatandaşımızın evinde soba tütmüyorsa, çorba kaynamıyorsa ya da çocuğu okula gidemiyorsa bu vakfımızın bir ayıbıdır" "Burada para verelim gitsin değil, adama koyun, arı kovanı verelim, balıkçı teknesi alalım, maksat adam kendi hayatını kurtarsın. Hayatını kurtardıktan sonra da yaşamını idame ettirsin. Bizim temel politikamız bu olmalı" "Yani vatandaşımız kışa girerken ‘bu kış benim kömürüm var’ diyebilmeliydi. Biz bunu zamanında dağıtamamışız. Neden? Çünkü kömür üretimi bunu karşılamamış. TTK’ya yeni işçi alımından bahsediliyor. Bu alımla birlikte üretim artar, bize de daha çabuk kömür dağıtılır. Bu kömürü biz kendimiz almıyoruz. Kömür Ankara’dan alınıyor ve bize gönderiliyor. En yakın yer Kandilli olduğundan dolayı da oradan temin ediyoruz" "En yakın yer Kandilli olduğundan dolayı da oradan temin ediyoruz. Dağıtmamız gereken son 75 ton kömürümüz kaldı. Yani 4 bin 500 ton kömürden sadece 75 tonu dağıtılamadı. Ama ben yine de şunu söylüyorum. Burada vakıf müdürünün veya kaymakamın evinde soba yanıyorsa vatandaşın evinde de yanmalıdır. Devlet olarak bu gecikmeyi kabul ediyorum"   Kdz.Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV) tarafından geçtiğimiz yıl ilçe genelinde yapılan ayni ve nakdi yardımlara ilişkin açıklamalarda bulundu. Her perşembe günü oluşturulan komisyonun yardımlara ilişkin değerlendirmelerde bulunduğuna dikkati çeken Çorumluoğlu, yıl içerisinde 16 bin kişiye 5 milyon 522 bin lira para yardımı yapıldığını söyledi.

  "GELİR SEVİYESİNİN YÜKSEK OLMASINDAN KAYNAKLANIYOR"

Çorumluoğlu açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Bu yardımlar konusunda Ereğli’nin farkı şu; merkezi hükümet tarafından yapılan yardımlar ayrıca tasnif edildi. Burada da 4 bin 124 kişiye 9 milyon 457 bin lira ödenmiş. Burada dikkatimi çeken, merkezden gelen para miktarının daha düşük olması. Para olarak fazla, kişi sayısı olarak az. Bu da ilçemizin emekli sayısının fazlalığından ve gelir seviyesinin yüksek olmasından kaynaklanıyor. Bu kadar emekli olmasa merkezi hükümet tarafından yardım edilen kişi sayısı daha fazla oluyordu. Bu güne kadar görev yaptığım her yerde bu denge hep tersineydi"  

"KAYMAKAM ISINIYORSA VATANDAŞ DA ISINABİLMELİDİR"

Yapılan yardımların kalemlerine ve miktarlarına bakacak olursak, 1 milyon 661 lirayla gıda yardımı ilk sırada. Diğer bir yüksek rakam, yakacak yardımıyla 3 milyon 435 bin lirayla geliyor. Ne yazık ki yakacak yardımında biraz gecikmelerimiz oldu. Bu bize kömür teminindeki eksikliklerden kaynaklandı. Dağıtım yapacağımız kişiler belli ama dağıtacağımız kömürün temininde gecikme oldu. Bu da bizden kaynaklı değil, bize temin edilmesinden kaynaklı bir durum. Yoksa biz bu kömür miktarının tamamını yaz ayları içerisinde dağıtmalıydık. Yani vatandaşımız kışa girerken ‘bu kış benim kömürüm var’ diyebilmeliydi. Biz bunu zamanında dağıtamamışız. Neden? Çünkü kömür üretimi bunu karşılamamış. TTK’ya yeni işçi alımından bahsediliyor. Bu alımla birlikte üretim artar, bize de daha çabuk kömür dağıtılır. Bu kömürü biz kendimiz almıyoruz. Kömür Ankara’dan alınıyor ve bize gönderiliyor. En yakın yer Kandilli olduğundan dolayı da oradan temin ediyoruz. Dağıtmamız gereken son 75 ton kömürümüz kaldı. Yani 4 bin 500 ton kömürden sadece 75 tonu dağıtılamadı. Ama ben yine de şunu söylüyorum. Burada vakıf müdürünün veya kaymakamın evinde soba yanıyorsa vatandaşın evinde de yanmalıdır. Devlet olarak bu gecikmeyi kabul ediyorum.  

DİĞER YARDIMLAR

Bunun dışında barınma yardımı, işte evi yanmıştır vatandaşın, yardım yapılmıştır. Merkezi olarak yapılan yardımlar içerisinde en fazla miktarı engelli aylığı tutmaktadır. Engellilerimize 6 milyon 8 lira para ödenmiştir bir yıl içerisinde. Yeküne (toplama bakıldığında yaklaşık 15 milyon lira para harcamışız vakıf olarak. Bu sayısal olarak 20 bin kişiye ulaştığımızı da gösteriyor. Tabi bu 20 bin kişiyi ilçe nüfusu olan 180 bin kişi içerisindeki 20 bin kişi olarak düşünülmemeli. Bir kişi dönem içerisinde birden fazla yardım aldıysa onu biz 3 ya da 4 kişi olarak sayıyoruz. Genel olarak durumumuzun iyi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim.  

"KAYIR DÜZENİ YENİ YENİ OLUŞUYOR"

Tabii ki SYDV’ler kayıtlar üzerinden yardım ve projelerini gerçekleştirir. Ne yazık ki bizde de kayır düzeni yeni yeni oluşuyor. İşte tapu kayıtlarımız, araç kayıtlarımız yeni oluştu. Bakıyorsunuz adamın üzerinde hiçbir kayıt gözükmüyor. Yardım yapıyorsunuz ama bakıyorsunuz onun üzerinde araç veya başka bir şey olabiliyor. Kayıt düzenimizin gelişmesiyle burada hata yapma oranımız daha da azalacaktır. Ben burada göreve başladığımda arkadaşlarıma bir cümle söylemiştim, gönül isterdi ki kimseye hatalı bir yardım yapmamak ama hatalı yardım yapsak bile vakıftan yardım isteyip de yardım etmediğimiz kimse kalmasın.  Ana gayemiz budur. Bu akşam bir vatandaşımızın evinde soba tütmüyorsa, çorba kaynamıyorsa ya da çocuğu okula gidemiyorsa bu vakfımızın bir ayıbıdır. Arkadaşlarımız ve muhtarlarımız vasıtasıyla biz mümkün olduğunca ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ulaşmalıyız. Basın mensubu arkadaşlarımızdan bu tür kişilere ulaşmada bize yardımcı olmalarını istiyorum. Hatta dün bazı gazetelerde vardı. Engelli çocuğu olan bir annenin dolandırıldığı yönünde bir haber vardı. Cebinizden yüz lira bile çalınsa sizin yaşamsal dengeniz bozulur. Vicdansız bir şekilde dolandırılmış olabilir, bu durumu kabullenmesek de devlet olarak aile mağdur durumdaysa gerekeni yapmalıyız. O nedenle müdürümüze de talimat verdim o ailenin bulunup ilgilenilmesi için.  

HEDEF, GELİR GETİRİCİ PROJELER ÜRETMEK

Vakıf çalışmalarında kime ne kadar yardım yapıldı, bu konuda bir isim ve liste açıklamıyoruz. Sizlere genel olarak yapılan yardımlar konusunda açıklamada bulunuyoruz. Ancak bizim özellikle bu yıl önümüze koyduğumuz hedef ihtiyaç sahiplerine ayni veya nakdi yardımdan daha çok, gelir getirici projeler üreterek destek olmaktır. Bu 40 olur 50 kişi olur ama bunu yapmalıyız. Yani burada para verelim gitsin değil, adama koyun verelim, arı kovanı velim, balıkçı teknesi alalım, maksat adam kendi hayatını kurtarsın. Hayatını kurtardıktan sonra da yaşamını idame ettirsin. Bizim temel politikamız bu olmalı. Bu konuda tarım müdürümüze ve diğer müdürlerimize talimat verdim ve bu yıl gelir getirici projelere daha fazla ehemmiyet vereceğiz.  

EVDE BAKIM ÇALIŞMALARI

Son olarak evde bakım çalışmalarına değinmek istiyorum. Bunlar, sosyal devlet olmanın bir gereğidir. Yani gidip evinin temizlenmesi, tıraşının yapılması, diğer ihtiyaçlarının giderilmesi gibi. Yaşlı ve düşkün kişilere dokunabilmek son derece önemlidir. Son on yıldır görev yaptığım alanlarda sosyal yardımlaşma kapsamında bu projeleri hep yaptım ve önemsedim. Ereğli’de de yapılmış. Bu açıdan vakıf müdürümüze ve önceki kaymakamımıza teşekkür ediyorum. Biz bu yardımları bu sene de planladık ve yaklaşık 135 bin lira bütçemiz geldi. Yani önümüzdeki aylarda da yıl boyunca bu yaşlılara bakım hizmetimizi sürdüreceğiz. Ayrıca kadınların istihdamı yönünde gerçekleştirilen ve devam eden bir proje başlatılmış. Kadınlarımızın sosyal hayata kazandırılması yönünde çok güzel bir merkez olmuş. Biz bu projeyi bu yıl yeniden yeniledik, tekrar ödeneği de geldi. Bu sene de Mart ayı gibi açılışını yapıp devam edeceğiz. Benim bu güne kadar görmediğim bir merkez, başarılı bir proje, çok da hoşuma gitti. Emeği geçen arkadaşlara da ayrıca teşekkür ediyorum.  

YAZ KURSLARI

Yine yaz aylarında ekonomik gücü olmayan gençlerimizin, çocuklarımızın sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere katılması için projeler yapacağız. Bunları yaz spor okulları adı altında toplayabiliriz. Ekonomik gücü olan çocuklarımız bunlara belki ulaşabiliyor ama yetenekli olup da ekonomik variyeti olmayan ailelerin çocukları bunlara ulaşamıyor olabilir. Çocuk çok iyi bir futbolcu, sörfçüdür ama fındık üretilen bir köyde biz onu keşfedemezsek bu devletin bir eksiğidir. Yani yurt dışından futbolcu getirip de Bayat Köyü’ndeki çocuğun elinden tutmamayı ben tasvip etmiyorum. Öncelikle kendi varlıklarımızı değerlendirmemiz lazım.  

DOKUNMADIĞIMIZ KİMSE KALMASIN

2019 yılında ihtiyaç sahibi olup da dokunmadığımız kimse kalmasın. Tabi ki bunlar palyatif çözümler, esas olan kişilerin kendi ayakları üzerinde durmasıdır. Ama devletimiz güçlüdür, sosyal devlet anlayışına ulaşmışız. Fakru zaruret içinde kim varsa onlara yardım yapacak güçteyiz. Her ay 229 bin lira para geliyor. Bu paranın bir kısmı personel giderimiz, bir kısmı da diğer giderler olmak üzere dağıtıyoruz. Katılımınızdan dolayı hepinize teşekkür ediyorum. Kaymakam Çorumluoğlu açıklamasının sonunda SYDV çalışmalarında özellikle teknik katkılarından ve uyumlu desteğinden dolayı Ereğli Belediyesi’ne, SYDV komisyonunda görev alan muhtarlara, dernek temsilcilerine ve gönüllü 3 vatandaşa teşekkür etti.

 

KAYNAK; AJANSLAR