Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Ebru Kafkas, Osmanlı Çileği ile ilgili olarak hazırladığı Avrupa Birliği projesi kapsamında Zonguldak’ın Ereğli ilçesine geldi. Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Ebru Kafkas, Ereğli Osmanlı Çileğini Yaygınlaştırma ve Üreticileri koruma Derneği Başkanı Şaban Çetinkaya’nın davetlisi olarak geldiği Ereğli’de, derneğin Aktaş köyünde bulunan proje alanında incelemelerde bulundu.
Osmanlı çileğinin Aroması ve kokusu ile ilgili GEN araştırması yaptıklarını, bu çileğin daha büyük, daha sağlam bir şekilde üretilebilmesi amacıyla çalışma yaptıklarını bildiren Kafkas, İtalya’da düzenlenen sempozyumda Çileğin Antikansorjen özelliğe sahip olduğunun saptandığını söyledi. Hazırladıkları Avrupa Birliği projesi kapsamında da Dünyaca bilinen Osmanlı Çileğinin kokusunu ve aromasını taşıyan daha iri ve daha dayanıklı hale getirmek amacıyla çalışma yaptıklarını da açıklayan Ebru Kafkas, şunları kaydetti: “Benim Doktoramda amacım Osmanlı çileğinde ki hoş ve güzel kokuyu Amerikan ve Avrupa kökenli iri çilek çeşitlerine aktarmaktı. Nitekim biz başarılı olduk. Kendi adıma Ebru, Sevgi ve Kaşka isimli 3 tane çilek çeşidi geliştirdik. Bu geliştirdiğimiz çeşitler Osmanlı çileğinden daha iri özellikte. Kokusu Osmanlı’ya yakın. Ancak meyve eti çok yumuşak. Böyle olduğu için Ticari amaçla daha iri daha sert olmasını istedik. Bununla ilgili ıslah çalışmalarımız devam ediyor. Çilek çok önemli ve Osmanlı çileğinin kokusu hiçbir çilekte yok. Tüm Dünya bizim Osmanlı çileğimizi biliyor. Ben büyük bir Avrupa Birliği projesi geçirdim. İçerisinde 8 büyük Avrupa ülkesi var. Ve 20 partner var. Hep beraber bu Osmanlı Çileğinin kokusu ve aromasını yeni çilek çeşitlerine aktarmayı hedefliyoruz. Osmanlı çileği gibi kokulu, aromalı, ama hem verimli hem de kaliteli. Daha kaliteli, meyvesi daha sert, muhafazaya daha dayanıklı çeşit geliştirmek istiyoruz. İnşallah güzel, sizlere Osmanlı Çileği kadar aromalı, daha verimli daha kaliteli çilek geliştirmeyi hedefliyoruz.
“4 YILDIR BU PROJE İLE
İLGİLENİYORUZ”
Projemiz 4 yıllık bir proje. Avrupa Ülkelerinden İspanya, İtalya, Fransa, İngiltere, Almanya, Türkiye ve Belçika’nın içerisinde olduğu, konusunda uzman ıslahçıların olduğu bir proje. Burada sadece çilek yok. Bunun yanında mavi yemiş ve ahududu da var. Bizim amacımız dediğim gibi bu aroma nerden kaynaklanıyor? Hangi GEN aromanın oluşuma neden oluyor? Bunu da belirlemiş olacağız. Aynı zaman da sahip olduğumuz genetik kaynakların kurağa, tuza ve hastalıklarına dayanaklıklarına da bakacağız. Bu bizim için çok önemli. Gelecekte yapılacak olan çalışmalar açısından bu bilgiler gerçekten çok önemli. Bugüne kadar da yapılmamış.
Biz Ereğli’ye gelirken ‘Osmanlı Fortuna’ melez çilek çeşitlerinden getirmiş olduğumuz çeşit adaylarımızı getirdik. Şaban beyi ben burada yürekten tebrik ediyorum. Kutluyorum. Gerçekten çok hevesli. Osmanlı Çileğini hem yaşatmak hem de daha verimli daha kaliteli hale getirmek istiyor. Bizde Üniversite olarak elimizden gelen desteği yapmaya hazır olduğumuzu belirtmek istiyorum.”
KANSERİ ÖNLÜYOR, KALP VE
DAMAR HASTALIKLARINA
İYİ GELİYOR
Kafkas, Mayıs ayı başında İtalya’da düzenlenen sempozyuma Bilim Komitesi üyesi olarak katıldığını ve yapılan araştırmalarda Çileğin kanseri önleyen madde içerdiğini aynı zamanda da kalp ve damar hastalıklarına iyi geldiğinin kanıtlandığını ifade etti. Konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Çilek biliyorsunuz insan sağlığı ve beslenme açısından büyük öneme sahip. 1-5 Mayıs 2021 tarihinde İtalya’nın Rimini şehrinde Uluslararası Çilek Sempozyumu yapıldı. Çilek sempozyumuna yaklaşık bin kişi katıldı. Bende Türkiye’den bu sempozyumda Bilim komitesi üyesi olarak yer aldım. Yapılan çalışmaların büyük bir kısmında Çileğin Antikansorjen özelliğe sahip olduğu saptandı. Çilek Kalp ve Damar hastalıklarını önlüyor. Kanseri önlüyor. Ellagik Asit içeriği çok yüksek bir meyve. Ellagik Asit’de kanser ilaçlarında kullanılıyor. Kanser önleyici bir madde. O bakımdan yapılan araştırmalar çilek tüketen kişilerde kanserin az olduğunu göstermiş. Tabi bu bir kere çilek yemekle olmuyor. Yapılan çalışmalarda 6 ay sürekli olarak çileği beslenmesinde kullanan kişilerde kanserin daha az görüldüğü tespit edilmiş.”
FİDE DİKTİLER
Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Ebru Kafkas beraberinde gelen Araştırma görevlileri Şule Hilal Attar, Ömer Faruk Bilgin ile Uzman Biyoteknolog Duygu Ayvaz Sönmez ve Şaban Çetinkaya ile beraberinde getirdikleri ‘Osmanlı Foruna’ fidesini dikti.
Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Ebru Kafkas ve Tarım İlçe Müdürü Osman Günaydın, Ziraat Mühendisleri ve Dernek yönetimi ile birlikte ilçede ki diğer Çilek Üreticilerinin tarlalarını gezerek incelemede bulundu.
Gündem