UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan Karabük’ün Safranbolu ilçesi, tescilli tarihi eserleri restore ederek geleceğe taşırken, "en iyi korunan 20 kent" olarak anılıyor.
"Korumanın başkenti" unvanıyla da anılan Safranbolu, 8 Ekim 1976’da Kültür ve Turizm Bakanlığı Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu Başkanlığı’nın aldığı "koruma kararı"yla 700’e yakın tarihi eser restore edilerek turizme kazandırıldı.
Türkiye’de kent ölçeğinde UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde tek yer olma özelliği taşıyan tarihi ilçede, "Tarihsel ve Doğal Sit Alanı" kararının alınmasının ardından geçen 43 yılda, tarihi eserlerin geleceğe taşınması için çok sayıda restorasyon çalışması yürütüldü.
“Açık hava müzesi”ni andıran, Osmanlı mimarisini, şehir hayatını ve kültürünü yansıtması dolayısıyla "Osmanlı’nın parmak izi" olarak adlandırılan, o dönemden kalma han, hamam, konak, çeşme, cami ve köprülerin yer aldığı tarihi ilçede, vatandaşlar da koruma bilincini benimseyerek tarihi dokunun bugünlere gelmesi ve geleceğe aktarılmasına katkı sağlıyor.
Türk belgesel sinemacılığının ustası olarak gösterilen ve 2004 yılında hayatını kaybeden Suha Arın tarafından 1976 tarihinde çekilen "Altın Portakal Ödül"lü "Safranbolu’da Zaman" belgeseli ve yüksek mimar Yavuz İnce’nin çalışmaları da Safranbolu’nun koruma altına alınarak kültürel varlıkların restore edilmesinde önemli rol oynadı.
Restorasyon çalışmaları devam ediyor
Safranbolu Kaymakamı Fatih Ürkmezer, İhlas Haber Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, 8 Ekim 1976 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu Başkanlığı’nın almış olduğu "koruma kararı"nın Safranbolu’nun uyanışını hızlandırdığını söyledi.
Safranbolu’nun geçen 43 yılda "korumanın başkenti" unvanını aldığını ifade eden Ürkmezer, "Safranbolu 1994 yılında UNESCO Dünya Miras Lisesi’ne girmesiyle beraber zirveye ulaşıyor. O günden bugüne de Safranbolu’da görev yapan bütün idarecilere, vatandaşlar, çalışanlar, konak sahipleri, restoran sahipleri, yerel ve ulusal medya Safranbolu’yu apayrı bir noktaya koydu. Safranbolu’da bunu hakkını veriyor" dedi.
Yerli ve yabancı turistleri, günün her saatinde, yılın her mevsiminde Safranbolu’yu ziyaret ettiğini aktaran Ürkmezer, şöyle konuştu:
"Bu turizm anlamında hem Safranbolu ekonomisine hem de Türkiye ekonomisine de büyük bir katkı sağlıyor. Safranbolu’da koruma altındaki bütün eserler bu uyanışla beraber; Safranbolu’daki insanlar, kurumlar, Safranbolu evlerini, camilerini, hanlarını, hamamlarını korumak için büyük yatırımlarda bulunuyorlar."
Kaymakam ve belediye başkanı olarak iki yıl görev yaptığını hatırlatan Ürkmezer, "O dönemde de bu anlamda çalışmalarımız oldu. Özellikle Akçasu Vadisi’ni turizme açtıktan sonra oradaki 17 evin projesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan 550 bin lira ödenek çıkartarak, 17 evin koruma ve restorasyon projesini hazırladık. Elimizde planı projesi hazırlanmış konak, ev, hamam var. Bunlarda bir yandan devam ediyor. İlçede bir de Kaymakamlar Evimiz var. Safranbolu’ya gelen yerli ve yabancı turistler, Safranbolu’da bundan 200 yıl önce nasıl yaşandığını görmek için Kaymakamlar Evi’ne geliyorlar. İçişleri Bakanlığımız, Vilayetler Birliği vasıtasıyla buraya ödenek gönderdi. Projesi onaylandı, şimdi ihale ön hazırlıklarını yapıyoruz. İhalesi tamamlandıktan sonra aslına uygun bir şekilde restore edeceğiz" diye konuştu.
"Yekpareliği sağlamak için 1/500 planı çok önemli"
Devletin haricinde vatandaşların, kurumların da ilçede restorasyonlar yaptığını vurgulayan Ürkmezer, şöyle devam etti:
"Devletimizin yaptığı yatırımlar devam ediyor. Kalealtı İlkokulunun restorasyon projesi var. Şuan durdu, ancak biz tekrar devletimizin imkanlarıyla Kalealtı İlkokulunu, müze olarak faaliyete geçirecek şekilde restorasyonunu tamamlamak istiyoruz, Kültür ve Turizm Bakanlığının bu konuda destekleri çok önemli. Bütün bakanlıklarımızın Safranbolu’daki değerlerin korunması anlamında bir destekleri var. Bugünden düne baktığımızda 43 yıl önce alınan kararın, Safranbolu tercihinin ne kadar doğru olduğunu, Safranboluluların da bu karara sahip çıkarak bu güne getirdiğini görüyoruz."
Tarihi Çarşı bölgesindeki trafik, aydınlatma, kaldırım ve sokakları düzenleyecek şekilde olan 1/500 planına başladıklarını kaydeden Ürkmezer, "İnşallah yeni yönetimde buna devam eder. Burada yekpareliği sağlamak için 1/500 planı çok önemli. Onunla beraber Safranbolu’nun büyün sokaklarına girdiğimizde aynı standardı görmüş olacağız" dedi.
"Bugüne kadar 700’ yakın eser restore edildi"
Safranbolu’da sivil mimari, anıtsal mimariler, camiler, çeşmeler gibi merkez ve köylerde bin 750 tescilli eser olduğunu belirten Ürkmezer, şu ifadeleri kullandı:
"Son 4 yılda projesi onaylanan 200 eser var. Projesi olsa bile bunların hemen yapılması söz konusu değil. Sonradan restore edilebiliyor. Bin 700 eserden bugüne kadar yaklaşık 600’ün üzerinde 700’e yakın eser restore edilmiş durumda. Bu çalışmalar bir yandan devam ediyor."
Belediye başkanlığı yaptığı dönemde "Safranbolu Tarihi Çarşıları Gün Yüzüne Çıkıyor" projesini hayata geçirdiklerini anlatan Ürkmezer, "Batı Karadeniz Kalkınma Ajansı (BAKKA) bize bu konuda destek verdi. BAKKA ve Safranbolu Belediyesi işbirliği içerisinde Kunduracılar ve Saraçlar Sokak’taki yaklaşık 67 dükkanı restore etmeye başladık. Oralar şuanda işleyen dükkanlar, esnafımızın da elini taşın altına koyması da var. Onlar bittikten sonra bu dükkanlar sağlıklı bir şekilde hizmete girmiş olacak, aslına uygun şekilde restore edilmiş olacak, projesi olması bu anlamda önemli. Projelerde Kültür ve Turizm Bakanlığı yüzde 100 hibe veriyor. Onu da sıraya koyuyor, çünkü Safranbolu’dan proje anlamında başvuruda çok. Yapım aşamasında hem hibe hem krediler söz konusu" ifadelerine yer verdi.
Güncelleme Tarihi: 07 Ekim 2019, 10:13