FATURAYI 30 MİLYON KİŞİ ÖDÜYOR

FATURAYI 30 MİLYON KİŞİ  ÖDÜYOR

gundemeregli.com-Tüketici Hakları Derneği Genel Başkan Turhan Çakar 30 milyondan fazla tüketici bilerek ya da bilmeyerek kullandığı elektriğe ilave olarak yüzde 8,6 oranında kayıp kaçak elektrik parası ödediğini belirtti.

Tüketici Hakları Derneği Zonguldak Şube Başkanlığı tarafından düzenlenen &[#]8220;Tüketici Sorunları ve Hak Arama Yolları&[#]8221; adlı panelde konuşan Çakar, kayıp kaçak elektrik konusuna değindi. 

Panel Tüketici Hakları Derneği Şube Başkanı Ali Topaloğlu&[#]8217;nun günlerdir duyuru yapmalarına rağmen panele katılımın az olmasına üzüldüğünü ifade etti.

Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Çakar, kredi kartı soygunu ve kaçak elektrik bedeliyle ilgili konularda bilgi vererek şunları söyledi:

BİR ŞEY PAHALIYSA, ZARARLIYSA, SAĞLIKSIZ, GÜVENSİZ ŞEYLER ÜRETİLİP SATILIYORSA, BUNUN ARKASINDA SİYASET VARDIR

Türkiye´de çok yanlış bir enerji politikası var, tüketiciye, haklarımıza ve ülkeye aykırı bir enerji politikası var. Dünyanın hiç bir ülkesinde göremezsiniz. TBMM´de kayıp sayaçlarla ilgili iki ayrı toplantı yapılıyor. Kullanmadığımız kayıp ve kaçak elektriğin parasını ödüyoruz. Bu hırsızlığa girer. O pahalı, siyasal, bu pahalı, siyasal diyoruz. Mesele de o zaten, bir şey pahalıysa, zararlıysa, sağlıksız, güvensiz şeyler üretilip satılıyorsa, bunun arkasında siyaset vardır. Yoksa bunlar gökten zembille inmiyor. Bu politikalar bizim cebimize, sağlığımıza zarar veriyor. Elektrik dağıtım şirketleri teknolojiyi kullanarak, kaçak ve kayıp elektriği önleme yerine, işin kolayına kaçarak tüketicilerden haksız yere kayıp kaçak bedeli alıyor. 30 milyondan fazla tüketici bilerek ya da bilmeyerek kullandığı elektriğe ilave olarak yüzde 8,6 oranında kayıp kaçak elektrik parası ödüyor. Dürüst tüketiciler yolunacak kaz değil... Elektrikte kayıp-kaçak bedeli iyi niyetli aboneden alınamaz.

ÇOK KULLANMAZSAN ZARAR GÖRMEZSİN YAKLAŞIMI DA SADECE ALDATMACADAN İBARETTİR

Ülkemiz de, daha çok genç olan tüketici hareketini daha iyi anlayabilmenin doğru bir biçimde yön verebilmenin ön koşulunun sürecin iyi irdelenmesinden ve anlaşılmasından geçiyor. Gıda kaynaklı tehlikeler, artık gıdaları üretenler tarafından da kabul ediliyor. ´Çok kullanmazsan zarar görmezsin´ yaklaşımı da sadece aldatmacadan ibarettir. Örnek verdiğimiz katkı maddeleri ile diğerlerinin, katkı olarak ister binde 1, ister yüzde 1 oranında kullanılsın, kısa vadede ya da uzun vadede tüketilmesinin, tüketenin yaşamına hiçbir katkısı olmadığı gibi zararları da ileriki süreçte ortaya çıkacaktır. Katkı maddelerinin, sigaranın etkisi gibi, başta kanser olmak üzere ortaya çıkan birçok hastalığın nedenleri arasında olduğu bilim insanlarınca yapılan araştırmalarda saptanmıştır. Tüketicinin sağlık ve güvenliğini tehdit eden, ekonomik çıkarlarına zarar veren, bilgilenme hakkını yok sayan, çevresel tehlikeler yaratarak, yaşamı tehdit eden, sağlıksız gıda üreten, satan firmalar ile gerekli ve yeterli denetimleri yapmayan kamu otoritesinin haksız ve hukuksuz tüm uygulamalara karşı haklı mücadelemiz boyut kazanarak devam edecektir. İçeriğinde, GDO ve katkı maddeleri olan gıda maddelerini tüketiciler olarak biz almazsak, firmalar kimseye satamaz. Bizler tüketmezsek, onlar bizim sağlık ve güvenliğimizi tehdit edemezler. Yaşamımıza ve haklarımıza sahip çıkarak, satın almama gücümüzü kullanalım.
Toplantı Cumartesi günü Zonguldak Belediyesi Nikah Salonu&[#]8217;nda gerçekleştirildi.

 

Güncelleme Tarihi: 26 Mart 2012, 15:53
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER