TTK’da kömür üretiminin ve işçi sayısının düşmesi nedeniyle Zonguldak’ın alternatif ekonomisi olarak gösterilen Turizmin ön plana çıkması tartışmaları da beraberinde getirdi.
Saadet Partisi İl Başkanlığından yapılan açıklamada, Turizmin alternatif olabileceği Zonguldak’ın kömür üretim tecrübesinin yok sayılamayacağı vurgulanırken şu görüşlere yer verildi;
Son günlerde "Zonguldak için tek kurtuluş çaresinin turizm olduğu", "kömürün önemini kaybettiği" şeklinde birtakım açıklamalar yapılmaktadır. Öncelikle belirtmek isteriz ki alternatif kalkınma ve gelir getirici projelerin tabiiki yapılması önemlidir. Ancak Zonguldak'ın kalkınmasının tek çaresi olarak turizmi göstermenin doğru olmadığı kanaatindeyiz. Şöyle ki;
Bartın/Amasra yüzbinlerce turist alıyor ancak göç vermeye devam ediyor, Karabük/Safranbolu yüzbinlerce turist alıyor ancak göç vermeye devam ediyor. Kaldı ki TTK Amasra İşletmesi olmasa acaba Bartın'ın durumu ne olurdu? Hakeza yine Kardemir olmasa Karabük'ün durumu ne olurdu? Turizm faaliyetlerinin mevcut ekonomik ve mevsimsel şartlardan kolayca etkilenebildiğini de düşündüğümüzde durum daha iyi anlaşılabilir.
Mevcut durumda taşkömürü ile varolmuş, 170 yıllık taşkömürü üretim tecrübesi ve üretim için tüm tesisleri hazır olan, adeta altın değerinde olan, MTA tarafından tesbit edilmiş/raporlanmış 750 milyon ton taşkömürünü hem devlet hem de özel sektör eliyle yeryüzüne çıkartmak için acil çalışma yapılmasıdır. Bu konuda tüm sorumluluk mevcut iktidarındır. İşlerin öncelik ve aciliyet sırasına göre yapılması önemlidir diye düşünüyoruz. Zonguldak çaresiz değildir. Taşkömürü, demir-çelik, kara, hava, deniz ve demiryolları, tarım ve hayvancılığa elverişli bölgeleri, orman varlıkları, çalışkan insanları ile kalkınmayı kolayca gerçekleştirebilecek bir potansiyele sahiptir. Yaşanabilir Zonguldak Merkez İçin Elele Hep Birlikte
Gündem