BU NE YAMAN ÇELİŞKİ

BU NE YAMAN ÇELİŞKİ
gundemeregli.com-Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Eyüp Alabaş, Zonguldak’ın merkezi bütçeye katkı sağlayan 12 il arasında 7. sırada bulunduğunu belirterek, bu iller arasında göç veren tek ilin ise Zonguldak olduğunu söyledi.

 

Alabaş, Genel Başkan Yardımcısı Satılmış Uludağ, Genel Sekreter Behzat Cinkılıç, Genel Mali Sekreteri Muharrem Sarıçam ve Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Osman Tutkun, Memurlar Derneği Lokali’nde Zonguldak ve ilçelerinde görev yapan Ulusal ve Yerel basın temsilcileri ile bir araya geldi.

 

 

Basın mensuplarının büyük ilgi gösterdiği toplantıda konuşan GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş, göreve geldikleri 2011 yılından bugüne kadar yaptıkları çalışmaları kısaca anlattı ve gündemdeki konuları değerlendirdi.

 

2014 YILI HEDEFLERİNİ ANLATTI

 

Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Eyüp Alabaş, TTK’nın durumu, işçi açıkları ve bu açıkların giderilmesi konularını hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Çatalağzı Termik Elektrik Santrali’nin özelleştirilmesi girişimlerine karşı görüşlerini, eğitim ve örgütlenme çalışmalarını, Sendikalarının 2014 yılı hedeflerini anlattı.

Zonguldak’ın merkezi bütçeye katkı sağlayan 12 il arasında 7. Sırada olduğuna dikkat çeken Alabaş, “Bu iller arasında göç veren tek il Zonguldak” dedi.

 

TTK’DAKİ İŞÇİ AÇIKLARININ EN KISA SÜREDE GİDERİLMESİ GEREKLİ

 

TTK’nın kurulu kapasitesinin yıllık 5 milyon ton olduğuna dikkat çeken GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş, TTK’daki işçi açıklarının en kısa sürede giderilmesi gerektiğini belirtti. Çatalağzı Termik Elektrik Santrali’nin özelleştirilmesinin hata olacağını tekrarlayan Alabaş, “Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun ayrılmaz bir parçası olan Çatalağzı Termik Elektrik Santrali’nin kendi özel durumunu görmezden gelmek tam bir aymazlıktır” ifadelerini kullandı.

 

Alabaş şöyle konuştu;

“Değerli basın temsilcileri, değerli yönetim kurulu arkadaşlarım,

Genel Maden İşçileri Sendikası adına hepinize hoşgeldiniz diyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

Uzun zamandır Zonguldak basınımızla bir araya gelememiştik.

Her ne kadar sizlerle ayrı ayrı görmüş olsak da bizim Genel Maden İşçileri Sendikası olarak çeşitli vesilelerle basınımızı bir araya getirmek gibi bir geleneğimiz var. Bu yıl inşallah sık sık bir araya geleceğiz. Genel Maden İşçileri Sendikası olarak 2013 yılını çok yoğun bir tempoda çalışarak tamamladık. Çok şükür, yüzümüzü kızartacak, bizi utandıracak bir yanlışımız olmadı. Elbette ki her şey bizim istediğimiz gibi de olmadı. Ama yine de başarılı bir dönem geçirdiğimizi düşünüyorum. Tüm yönetim kurulu arkadaşlarıma ve sendikamız çalışanlarına teşekkür ediyorum. Aslında göreve geldiğimiz andan itibaren yoğun bir çalışma dönemi geçirdik.2011 yılında, TTK’da 24.dönem, MTA da 14. Dönem Toplu İş Sözleşmesi görüşmeleri devam ederken göreve geldik. Hemen bir genel seçim atmosferine girdik.

2012 yılında sendikamızın örgütsel yapısını ve kurumsal kimliğini güçlendirmek ve mücadeleye hazırlanmak için çalıştık.

24-25 Eylül 2011 tarihlerinde yönetici eğitim seminerimizi yaptık.

28 Şubat-2 Mart 2012 tarihleri arasında Temsilci Eğitim Seminerimizi yaptık.

Hema’daki örgütlenme çalışmalarını sürdürdük ama TBMM’deki yasa çalışması nedeniyle yetkimiz gecikti. Star’da ise mahkeme sürecimiz devam etti.

Bir yandan da TTK’ya işçi alımı için çalıştık.

 

1 MAYISLARI ORGANİZE ETTİK, MİTİNGLERE KATILDIK

 

Karadon ve Kozlu’da periyodik sağlık muayeneleri döneminde de geniş bir katılımla taban eğitim semineri yapıldı. 1 Mayısları organize ettik, mitinglere katıldık ve teorik eğitimin yanı sıra, pratik eğitim de yapmış olduk.

2013 yılında 6 Ocak günü, 4-8 Ocak Zonguldak-Ankara Büyük Yürüyüşü’nü anma etkinliğinde, tüm şube delegelerimizin katılımıyla bir eğitim çalışması yaptık.

 

 

ZONGULDAK MİTİNG KARARI ALDI. TÜRKİYE’YE ÇAĞRI YAPTIK.

 

 

7 Ocak’ta Kozlu’da taşeron şirketin çalıştığı alanda grizu patladı ve 8 arkadaşımızı kaybettik.

Bu kez sadece Zonguldak’ta değil, tüm Türkiye’de taşeron sorunu en öncelikli gündem oldu. Başkanlar kurulumuz bu sorumluluk bilinciyle, Zonguldak’ta miting kararı aldı. Ve Türkiye’ye çağrı yaptık.

27 Ocak’ta “Emeğe Saygı-Taşerona Hayır” mitingini, tüm Türkiye’den yoğun bir katılımla hayata geçirdik. Emek cephesini Zonguldak’ta topladık ve taşeron uygulamasını meşrulaştırma çalışmalarının önünü kestik. Bütün emekçilerin sözcülüğünü yaptık.

TTK ve MTA sözleşmelerinden sonra ilk özel sektör sözleşmesini de 2013 yılında Hattat Enerji ve Maden Ticaret A.Ş. ile imzaladık.

Bu yılın başında da Star şirketi ile sözleşme imzaladık.

2013 yılı sonuna doğru Hema’daki 1.100 arkadaşımız için 8 haftalık eğitim semineri yaptık.

TTK’ya ve MTA’ya işçi alınması için çalışmalarımız devam etti.

Türk-İş yönetimi, siyasetçilerimiz devreye girdi. Enerji Bakanı, Vekillerimiz, Genel Müdürümüz, Türk-İş Başkanı bir araya geldik. Kurullarımız arasında görüşmeler oldu. TTK ve GMİS ortak dosya oluşturup bakanlığa sunduk.

Belirli bir noktaya geldik. Hazine ve Maliye Bakanları ile Başbakan’ın onayı noktasında 2014 yılına girdik.

 

ÖNCELİKLE TTK’DA VE MTA’DA İŞÇİ AÇIKLARININ GİDERİLMESİ İÇİN ÇALIŞACAĞIZ

 

2014 yılının çalışma programını çıkartmak için 11-12 Ocak tarihinde Başkanlar Kurulumuzu Kızılcahamam da topladık. Öncelikle TTK’da ve MTA’da işçi açıklarının giderilmesi için çalışacağız.

2014 yılı Zonguldak bölgemizde ve Türkiye’nin dört bir yanında“örgütlenme” çalışmaları yapacağımız bir yıl olacak.

Bu hedeflerimiz; sektörümüzdeki gelişmeler, ekonomik gelişmeler, siyasi konjonktür ve sendikal alandaki gelişmelerle doğrudan bağlantılı.

 

EKONOMİK VE SİYASİ BİR KRİZ YAŞANIYOR

 

Türkiye sıkıntılı bir döneme girdi. Adı konulmasa da ekonomik ve siyasi bir kriz yaşanıyor. Türkiye’nin mahalli seçim sürecine girmiş olması bu krizi daha da belirsiz hale getiriyor.

Komşularımızda kargaşa, kaos ve terör sürüyor. Ülkemizde mülteci kamplarının sayısı artıyor.

Bölgemizde ve dünyanın dört bir yanında enerji için insanlar katlediliyor,  devletler parçalanıyor. Ülkemiz de bu oyunların içine çekilmek isteniyor.

2013 yılının rakamları açıklandı.

 

 

 

Yaklaşık 100 milyar dolarlık dış ticaret açığının 56 milyar dolarlık kısmı enerjiden kaynaklanıyor.

Cari açık ile enerji açığı eşitlenmiş bir durumdayken kendi kaynaklarımızı kullanmaktan başka bir seçeneğimiz yoktur.

Türkiye’nin, taşkömürü ithalatı için her yıl 4-5 milyar dolar ödeyecek lüksü yoktur.

Borç parayla, yüksek faizle alınan parayla bu politikalar sürdürülemez.

 Zonguldak havzasında 1.3 milyar ton taşkömürü rezervi var.

Yılda 5 milyon ton üretim kapasitesine sahip Türkiye Taşkömürü Kurumu, işçi açıkları nedeniyle, geçen yıl 1.4 milyon ton üretti.

Üçte bir kapasiteyle çalışan bir kurum tabii ki zarar eder.

 

KURUMUN İŞÇİ TALEBİ HER GEÇEN GÜN ARTIYOR

 

Bu kurumu yönetenler yıllardır işçi talebinde bulunuyor.

Kurumun işçi talebi her geçen gün artıyor.

Son olarak yılsonunda ortak raporumuzla 3 bin 200 işçi talep edildi.

Ama o tarihten sora da emeklilikler devam etti ve şimdi sayıyı yeniden artırmak, 3 bin 500’e yükseltmek gerekiyor.

Göz göre göre kurumun zarar etmesine sebep olanların hükümet, devlet, millet adına söyleyecek haklı bir gerekçesi olamaz.

İnsanın aklına şu sorular geliyor; İthal kömür işinden kimler para kazanıyor?

Yılda 20 milyon tondan fazla kömürü hangi şirketler ithal ediyor?

Bu kömürü hangi şirketler taşıyor?

Yerli kömür kullanan Çatalağzı Termik Elektrik Santrali’ni kimin için özelleştireceksiniz?

Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun ayrılmaz bir parçası olan Çatalağzı Termik Elektrik Santrali’nin kendi özel durumunu görmezden gelmek tam bir aymazlıktır.

ÇATES’te öncelikli amaç, düşük kalorili kömürü ziyan etmeden ekonomiye kazandırmaktır. Yıllardır bu yapılmıştır.

Ama ÇATES hiçbir zaman zararına çalıştırılmamıştır. Dışarıdan kömür alalım, ÇATES’i daha kârlı çalıştıralım demek, yanlıştır ve kuruluş felsefesine aykırıdır.

ÇATES yaklaşık 45 yıllık ömrünü tamamlayınca, aynı anlayışla ikincisi kurulmuştur.

ÇATES’in düşük kâr marjıyla çalıştırılması, dışarıdan doğalgaz olarak enerji üretmekten, fueloil ithal ederek enerji üretmekten ve kömür ithal ederek enerji üretmekten çok daha karlıdır.

 

TÜRKİYE’NİN ZONGULDAK’A İHTİYACI VAR.

 

Türkiye’nin Zonguldak’a ihtiyacı var. Maliye Bakanlığı’nın, merkezi bütçe gelir ve giderlerinin iller bazında Karşılaştırmasına baktığımızda; 81 il içerisinde, devlete verdiğinden daha az alan 12 il var.  Zonguldak bu 12 il arasında yer alıyor. 2004 yılından 2013 yılına kadar veriler yayınlanmış;

Zonguldak bu yılların tamamında aldığından daha fazlasını devlete vermiş.

Zonguldak 2013 yılında, 12 il arasında 7. sırada yer alıyor.

Zonguldak 2013 yılında 1 milyar 134 milyon 472 bin TL almış, yüzde 155 fazlasıyla 1 milyar 760 milyon 223 bin TL vermiş.

 

İLLERİN MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇE GELİR VE GİDER TABLOSUNDA ZONGULDAK

 

MERKEZİ BÜTÇEYE VERİLEN         MERKEZİ BÜTÇEDEN ALINAN (TL)

2004:              728.358.000                                317.554.000

2005:              891.908.000                                382.466.000

2006:          1.113.212.000                                 464.301.000

2007:          1.026.856.000                                 536.856.000

2008:          1.202.289.000                                 602.167.000

2009:             723.285.000                                 686.800.000

2010:          1.066.192.000                                 837.521.000

2011:          1.524.976.000                                 871.740.000

2012:          1.426.080.000                                 976.777.000

2013:          1.760.223.000                               1.134.472.000

 

Acaba Zonguldak’a yeterli yatırım yapıldı da, fazlası mı dışarıya gitti?

Hayır, öyle bir durum yok.

 

ZONGULDAK GÖÇ VERMEYE DEVAM EDİYOR

 

Eğer yeterli yatırım olsaydı ve istihdam yaratılsaydı, Zonguldak göç vermezdi.

Bakınız, İçişleri Bakanlığı’nın 2007-2012 yıllarındaki nüfus istatistikleri bunu açıkça ortaya koyuyor.

Güncelleme Tarihi: 06 Şubat 2014, 14:15
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER