SGK İl Müdürü İsmail Yıdlırım, kayıtlı istihdamın arttırılması için çaba sarf ettiklerini ve kayıt dışı işçi çalıştıranların teşviklerden yararlanamayacağını söyledi.
SGK İl Müdürü İsmail Yıldırım, il genelinde fiili denetimler yaptıklarını bu denetimlerin devam edeceğini, bu denetimlerde amaçlarının kayıtlı istihdamın arttırılması olduğunun söyledi.
İşverenlerin çalıştırdığı kişilerin tescillerini mutlaka sağlamaları gerektiğini belirten Yıldırım, mevzuat gereği çalışmaya başlayanların işe başlamadan en az bir gün önce işe giriş bildirgelerinin yapılması gerektiğinin altını çizdi.
İsmail Yıldırım, “Sosyal güvenlik sisteminin insanları, iş kazası, meslek hastalığı, hastalık, malullük, yaşlılık gibi sosyal risklere karşı koruyan onları bu risklere karşı güvence altına alan bir sistemdir. Bu nedenle sosyal güvenlik hakkının bir kul hakkı, insan hakkı ve Anayasal bir haktır. Kayıt dışı çalışanın tespit edilmesi halinde, işverenlerin idari para cezasına maruz kaldıklarını ayrıca teşviklerden mahrum kaldıklarını, özellikle iş kazası durumunda kazaya maruz kalan kişinin sigortasının olup olmadığına bakılmaksızın tüm hakları verildiği için işverenlerin çok büyük yaptırımlarla karşı karşıya kalıyor” dedi.
Kayıt dışılığın işverenler açısından Uzun kayıt dışılığın işverene zararları hakkında açıklamalarda bulunarak, “İşyerinde olası bir iş kazası ve meslek hastalığı durumunda Devlete ve işçilere karşı mesuliyet doğmasına, ciddi anlamda idari ve adli yaptırımlarla karşılaşılmasına, Haksız rekabete ve piyasa dengesinin bozulmasına zemin hazırlanmasına, Devlet tarafından sağlanan teşvikler ile hibe ve kredi avantajlarından faydalanılamamasına, İşyerinde tüm çalışanların sigortalılığı sağlanmadığı için verimliliğin ve motivasyonun azalmasına ve adalet duygusunun yok olmasına,Ticari hayatta diğer işverenlere karşı güven problemi olacağından, marka oluşturma, kurumsallaşma ve pazarda yer edinme şanslarının ortadan kalkmasına yol açar” şeklinde konuştu.
Kayıt dışılığın çalışanlara ve devlete verdiği zararlara da değinen Yıldırım, “Kayıt dışı çalışan işçinin emekli hakkı elde edememesine, çalışamaz yaşa geldiğinde başkalarının yardımına muhtaç olmasına, Herhangi bir nedenle sakatlanıp çalışamaz duruma gelindiğinde malullük aylığından yararlanamamasına, Hayatlarını kaybetmeleri durumunda geride kalan eş ve çocukların (hak sahiplerinin) ölüm aylığı alamamasına, İşsiz kalması durumunda işsizlik sigortasından faydalanılamamasına, İhbar ve kıdem tazminatından yoksun kalmalarına, Yıllık izin, haftalık izin, doğum izni gibi haklardan mahrum kalmalarına yol açar. Devlet açısından zararı ise, vergi ve prim kaybına ve sosyal güvenlik sisteminde çalışan/emekli dengesinin bozulmasına, Primsiz ödemelerin artmasına, Gelir dağılımının bozulmasına ve kaynak dağılımında etkinliğin bozulmasına, Ekonomide kurumsallaşma eğiliminin azalmasına, Ekonomik verilerin güvenilirliğine ve ekonomik kararların öngörülen etkilerine engel olmasına sebebiyet veriyor” diye konuştu.
Güncelleme Tarihi: 25 Ekim 2019, 12:35