Vicdanlarımız, insanlığımız katledildi!

CHP Kdz. Ereğli İlçe Başkanlığı Kadın Kolları Yönetimi, küçük çocukların öldürülmelerine, taciz ve tecavüz edilmelerine yönelik yaptıkları ortak açıklamada “Tacizcilerin, tecavüzcülerin ve katillerin yargılanması ile ilgili verilen önergelere red veren hükümet ve yandaşları her gün bir çocuğun dünyadan kopup gitme sebebidir” ifadesine yer verdiler.
Yapılan açıklamada şöyle denildi:
“Hemen hemen her gün bir çocuğumuz avuçlarımızın içinden kayıp gidiyor. Tacizcilerin, tecavüzcülerin ve katillerin yargılanması ile ilgili verilen önergelere red veren hükümet ve yandaşları her gün bir çocuğun dünyadan kopup gitme sebebidir.
Güzelim ülkemizde 15 binin üzerinde, dünyalar güzeli kayıp kız çocuğumuz var. Dün de Leyla’mız, Eylül’ümüz hunharca katledildi, onunla birlikte vicdanlarımız katledildi, insanlığımız katledildi. Geçmiş dönemlerde yaptıkları gibi çocuk istismarı ve çocuğa yönelik şiddetin araştırmasına yönelik soru önergeleri AKP’nin oylarıyla reddedilirken, bu günahsız ana kuzuları, sesimizi duyuramadıkça, vicdanlarımıza hançer saplarcasına, siyasetin de kurbanı olmaya devam edecekler.
Devletin kurumlarınca taziye mesajı ve taziye ziyaretleri yapılmasından, Diyanet İşleri kurumunun, başsağlığı, kınama mesajlarından daha öteye gidilmiyor. Bu ülkede Diyanet sadece kadınların plaja nasıl gideceklerine dair fetva veriyor. Söz konusu masumiyet, söz konusu çocuklar ise ‘duymadım, görmedim, bilmiyorum’u oynamaktan başka hiçbir şey yapılmıyor.
‘Bir kereden bir şey olmaz’ diyen, ‘Çocuğun rızası vardı diyen’, ‘9 yaşındaki kız çocukla evlenilebilir’ diyen, iyi halden tecavüzcüye indirim yapan kendini bilmez tutumunun, adının çocuklarımızın önünde var olmasından bile iğrendiğimiz vakıfların ve bütün bunları engelleyebilmek için verilen ‘Çocuklara tecavüz önergesi’ni RED eden AKP zihniyetin ürünüdür bunlar. Biz, geçmişte olanların geleceğe ayna olacağını biliyorduk. Bunun için her seferinde ‘evlatlarımız, canlarımız, ana kuzularımız elimizden, yüreğimizden akıp gidiyor’ diye haykırdık.
Unutmasınlar. Kaybettiğimiz her çocuğumuz bizimdir. Ve çocuklarımızı korumakta bizim görevimizdir. Onlar bizim çocuklarımızı koruyamıyorlar ise bilsinler ki bizler, bir anne bir kadın ve sonrası bir insan olarak çocuklarımızın hakkını savunmaya son nefesimize kadar devam edeceğiz. Çünkü bizler bu savunmayı siyaset için değil insanlık için ortaya koyuyoruz.”