NASİBİN PAYI!

Rızık insanı ecelinden daha hızlı arar.

Allah ilmi isteyene zenginliğide istediğine verir bize düşen sadece itikat Kanunı kızı Mıhrımah Sultanı.

Zekı bir devlet adamı olan Rüstem paşaya vermek istiyordu. Rüstem paşa o sıralar Diyarbakır valisiydi. Saraya damat olacağı duyulunca hakkında bir sürü aslı astarı olmayan dedikodular çıkarıldı.

Bunların en önemlisi cüzzam hastalığı bulunduğu iddiasıydı.

Kanuni sarayın hekimini çağırarak cüzzam hastalığının belirtisinin ne olduğunu sordu.

Hekimbaşıda cüzzam hastasında bit barınmaz cevabını verdi.

Bunun üzerine Diyarbakır’a gizlice adamlar gönderilip paşanın çamaşırlarını kontrol ettiler ve bite rasladılar böylece rüstem paşanın cüzzamlı olmadığı anlaşıldı.

Bu hadise üzerine devrin şairi şu beyti soyledi;

Olacak bir kimsenin bahtı kavi talihi yar

Kahlesi (bit) dahi olsa onun işine yarar

Yani bir kimsenin bahtı açık şansıda yaver olursa onun biti bile yerinde zamanında işe yarar.......

Osmanlı padişahlarından Sultan ikinci Mahmud zamanında tıkandı baba kahvehanesi adında bir kahvehane vardır

İkinci Mahmut bu kahvenin adının neden tıkandı baba adı ile anıldığını merak eder ve veziri ile kahvehaneye gelir ve tıkandı babaya neden bu adla anıldığını sorar.Oda bir gün rüyamda ihtiyar bir adam gördüm bu adamla beraber çeşmelerle dolu bir sokakta yürümeye başladık der bu sırada bazı çeşmelerin çok, bazı çeşmelerin az bazılarınınsa damlayarak aktığını gördüm.

Neden böyle olduklarını sordum ihtiyarda çok akan zenginlerin az akan fakirlerin nasibini gösterir cevabını verdi.

Bir kenarda damlayan çeşmenin de benim nasibimin olduğunu söyledi.

Bunun üzerine sinirlendim ve çeşmenin deliğini tıkadım bu rüyayı anlattığımda da bana tıkandı baba adını verdiler.

Hikayeyi dinleyen ikinci Mahmud üzülür ve her akşam bir tepsi baklava içinde altın olarak gönderir bir ay sonra tekrar tıkandı baba kahvehanesine gider birde ne görsün aynı tas aynı hamam

Tıkandı baba ya baklavaları ne yaptın diye sorar.

Tıkandı babada baklavaları satıp karnını doyurduğunu söyler ve çok duacı olduğunu anlatır.

Padişah bu durumada cok üzülür Tıkandı Babayı saraya çağırtır bir kürekle hazineye geç kürek dolusu altın al der Tıkandı baba heyecandan küreği ters daldırır ve nasibine bir tek altın düşer. Bunun üzerine padişah saray kuyumcusuna altından bir top yapmasını emreder.

Tıkandı babaya bu topu at topun durduğu yere kadar olan arazi sana ait der.

Tıkandı baba topu kendıne çevirir ve ateşler ancak top kemere çarparak seker ve başına düşer Tıkandı babanın.

Tıkandı baba orda can verir.

Sultan ikinci Mahmud gayet üzüntülü bir şekilde şu sözü söyler: Vermeyince mabud neylesin Sultan Mahmud......

İşte mülk Allahındır

Malın asıl sahibi

Biz sadece emanetçiyiz

Çalışmak kazanmanın fiili yani olmazsa olmaz şartı ancak nasibin payını unutmamak şart.

Kalın sağlıcakla .....

YORUM EKLE