Göz alerjisinin gözün herhangi bir maddeye karşı verdiği tepki olduğunu kaydeden uzmanlar, Çiçek tozu, kimyasal ilaçlar, farklı kokular, çimen, ağaç, yabani otlar, ev-büro tozları, evcil hayvanlar ve kullanılan ilaçlar bu tür tepkilere neden olabilir. Ayrıca fazla bilgisayar kullanma, televizyon seyretme ya da dikkat gerektiren işlerde çalışma da gözün kurumasına neden olarak, alerjik problemler karşısında gözün hassasiyetini artıran nedenler arasında önemli yer tutar. Gözün içerisinde var olan mast hücreleri alerji yapma özelliği olabilecek maddelere karşı gözü korur, göz alerjileri dediğimiz tablo meydana gelir.
Mast hücreleri alerjen madde ile savaşırken histamin adı verilen bir salgı salgılar ve gözlerimizdeki kaşıntı, akıntı ve benzeri alerjik şikayetlerin ortaya çıkmasına neden olur. Konjonktivit genel anlamda gözü koruyan zarın iltihaplanması anlamına gelir. Göz alerjilerinin en sık rastlanılan durumudur. Sigara içmek, parfüm kullanmak ve yorucu işlerle uğraşmak; gözün yorulmasına, iltihaplanmasına ya da alerji olma riskinin artmasına sebebiyet verir. Bunun yanında gözü irite edici davranışlar (gözleri ovuşturmak, kaşımak, sağlıksız makyaj malzemeleri) ve lens kullanma gibi ikincil nedenler de bu tür rahatsızlıklara yakalanma olasılığını artırır diye konuştu.
TEDAVİNİN EN ÖNEMLİ BASAMAĞI
Alerjen maddeyi ortadan kaldırmanın tedavinin en önemli basamağı olduğuna dikkat çeken uzmanlar, Atmosferde gezinen binlerce bitki parçası, canlı atıkları, toz gibi gözle görülemeyecek kadar küçük zerreciklerin hangisinden etkilendiğimizi bilmek oldukça güçtür. Doktor kontrolünde olmak oldukça önemlidir. Alerjinin teşhisinde hastanın kendini doğru ifade edebilmesi, olağan süreyi en aza indirir.
Hangi mevsimde bu belirtilerin görüldüğü, başka bir alerjen maddeye olan duyarlılık, ilaç kullanılıp kullanılmadığı, ne tür beslenme alışkanlığı olduğu, hatta hangi tür temizlik malzemeleri kullanıldığı, alerji teşhisinde önemli rol oynar şeklinde konuştu.
Göz alerjisinin belirtilerinin; fazla gözyaşı salgılanması, sık çapaklanma, şişlik, belirgin bir kızarıklık, kaşıntı ve kanlanma olduğunu ifade eden uzmanlar, genel anlamda alerjen maddelerden daha az etkilenmek için şu önerilerde bulundu:
Havalandırma yerine klima kullanınız. Klimaların, filtreli olma özelliklerinden dolayı alerjik durumlarda kullanılması önerilir. Böylece, dışarıdaki zerreciklerin odaya direkt girmesi önlenmiş olur. Bahar ve yaz aylarında özellikle güneş gözlüğü kullanınız. Güneş gözlüğü, göze toz kaçmasını önleyebileceği gibi güneşin zararlı etkilerinden de korur. Şiddetli bir alerjik durumunuz varsa, kenarları yüze doğru kapanan gözlükleri tercih ediniz. Gözünüzü elinizle kaşıyıp ovuşturmayınız. Göze el temasından mümkün olduğunca uzak durunuz. Eller kimi zaman en temiz, kimi zamansa en kirli parçamızdır. Yatak odanızda toz çekmeyen kumaşlardan yapılmış, sık yıkamaya müsait yatak örtüleri ve nevresimler kullanmayı tercih ediniz.
Evde toz alırken ıslak bez kullanınız. Eğer hayvanlara karşı da alerjiniz varsa, evde mümkünse hayvan beslenmekten uzak durunuz. Evcil hayvan besliyorsanız, ona sık banyo yaptırınız ve evinizi de mutlaka günde 1 kez süpürünüz. Evinizi, banyonuzu, mutfağınızı temiz tutmaya özen gösteriniz. Açıkta yiyecek ve giyecek bırakmayınız. Çiçekleriniz için gübreli bahçe toprakları kullanmayınız. Ellerinizi ve yüzünüzü su ile sık sık yıkayınız. Göz alerjisi sık karşılaşılan bir rahatsızlıktır. Özellikle çocuklarda ve kırsal kesimlerde yaşayan insanlarda sıklıkla görülür. Tedavi edilmesi şarttır. Aksi takdirde rahatsızlıklar şiddetlenebilir.
Güncelleme Tarihi: 30 Mart 2013, 08:14