113 yıllık kömür yükleme iskelesi tarihe ışık tutuyor!'..

190 yıl önce kömürün bulunması ile birlikte endüstri kenti unvanını alan Zonguldak’ta, yerin metrelerce altından çıkan kömürün seri bir şekilde gemilere yüklenilmesi için 113 yıl önce kurulan yükleme iskelesi adeta kentin tarihine ışık tutuyor.

113 yıllık kömür yükleme iskelesi tarihe ışık tutuyor!'..

190 yıl önce kömürün bulunması ile birlikte endüstri kenti unvanını alan Zonguldak’ta, yerin metrelerce altından çıkan kömürün seri bir şekilde gemilere yüklenilmesi için 113 yıl önce kurulan yükleme iskelesi adeta kentin tarihine ışık tutuyor. Kentin önemli simgelerinden birisi olan iskelenin tarihine uygun şekilde projelendirilerek turizme katkı sağlaması bekleniyor.

Uzun Mehmet’in 1829 yılında Zonguldak’ta taşkömürünü bulmasıyla birlikte başlayan kömür üretimi günümüze kadar devam etti. 5 bini aşkın maden şehidinin verildiği kent, 190 yıldır endüstri kenti unvanını elinde bulunduruyor. İngiliz ve Fransız şirketlerinin de yerin metrelerce altında ’Karaelmas’ olarak bilinen taşkömürünü çıkartmasıyla birlikte kent limanında yıllardır kömür hareketliliği yaşandı.

Maden ocaklarından çıkartılan kömür, kent merkezine kurulan demiryolu ile limana ulaştırıldı. Buradan da gemilere yüklendi. İlk etapta kısıtlı miktarda kömür yüklemesi yapılabilirken, kömür ihtiyacının artmasıyla birlikte seri yüklemenin yapılabildiği yükleme iskelenin inşası tamamlandı.

Limana kurulan iskele uzun yıllar limana gelen kömürlerin seri bir şekilde gemilere yüklenmesi işlevini yerine getirdi. Sonraki süreçlerde teknolojinin gelişmesi ile birlikte iskele kullanım dışı bırakıldı.

Koruma altına alındı

İskele, TTK tarafından yapılan başvurunun ardından taşınmaz kültür varlıkları listesine alınarak koruma altına alındı. Yapı, 2009 yılında taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edildi. İskele, Liman Caddesi’ni gezen ziyaretçilerin ilgisini görüyor. İstanbul’da bulunan Kız Kulesi’ne benzetilen yapının tarihine uygun olarak projelendirilerek daha çok turizme katkı sağlaması bekleniyor.

113 yıllık yapının tarihçesini İHA’ya anlatan tarihçi ve maden mühendisi Ekrem Murat Zaman, şöyle dedi:

"Kömürün üretilmesi kadar depolanması, taşınması yani ulaştırılması ve yüklenmesi de önemli. Bu bir yükleme sistemi. Hep tarihi özelliklerini koruyabilen kentlere büyük kentler, tarihi kentler denir. Burada bir tarih var. 1851 yılında İngilizler tarafından ilk yatırımlar yapılıyor ama Fransızlar 1896’dan sonra geliş nedenleri bu gördüğünüz limanı şu mendirek kısmını yapmak. Yani kömürün naklinden söz ettik ya taşımayı sağlamak. Ocaklardan üretilen kömürü harmanlarda stoklayıp, o kömürü yükleme istasyonlarından yükleyerek ki o zaman sadece deniz yolu ile yüklemek söz konusu. 1906 yılında gördüğünüz seri yükleme sistemini yaptılar. Ki onunla bile açıkta yüklenme, koylarda yüklenme, hepsinin denizden yüklenme kapasitesi 800 tondu. Günlük yükleme kapasitesi 800 tondu. Türkiye’nin bugün geldiği noktaya gelmesini sağlayan Türkiye’nin ekonomik enerjisidir benim gözümde Zonguldak. O nedenle bu yapılar önem kazanıyor. Yani Zonguldak’ta liman var, o beş ayaklı köprüsü olan Fevkani köprüsü, bu tesisler o nedenle önem kazanıyor. Bu nedenle bunlar koruması gereken yapılar. Bu iskele koruma altında. Koruma yasası var. 2009 yılında 1190 sayılı koruma yasası ile korunmuş. Tek başına koruma kararları da yetmiyor. Korumak tek başına anlam ifade etmiyor. Zaman içerisinde koruma kararlarına rağmen de yapılar yıkılıyor. Ama kafalarda kent korunması esasında doğru kavram. Bu korunması gereken yapıların başında benim görüşüme göre bu liman gelir. Beş ayaklı kesintisiz şehir trafiğini sağlayan, demir yolu naklini sağlayan Zonguldak’ın göbeğinde, Zonguldak’ın planını oluşturan köprü gelir. Bu gördüğünüz yapı gelir. Bu yapının ve liman gibi tesislerin korunması Zonguldak’ın geleceğini aydınlık hale getirecektir. Bunların yıkılması Zonguldak’ın özelliklerini, endüstri kenti olma niteliklerini ortadan kaldıracaktır. Burada yapılmış bir kaç proje var. Tabi ki bu yükleme sistemi aslına uygun olmasa bile bir yükleme olarak en azından tanımlama yapılabilmesi, tanıtılması gerekiyor."

Yük gemilerinin ardından Denizgülü’ne ev sahipliği yaptı

Uzun yıllar yük gemilerine kömür yüklenen iskele, İstanbul şehir hatları işletmesinin hurdaya çıkardığı Büyükada vapuruna ev sahipliği yaptı. Yüzer lokantaya dönüştürülen vapura Denizgülü ismi verildi. Bir süre sonra çayevine dönüştürülen vapur, yaşı ilerlediği için söküldü. Bir dönem aslına uygun olarak restorasyon çalışması yapılan şarjöman (yükleme iskelesi) kentin simgesi olarak ayakta durma başarısını sürdürüyor.

İHA

Güncelleme Tarihi: 13 Temmuz 2019, 14:44
YORUM EKLE