BABASINA BÖBREĞİNİ VERDİ

gundemeregli.com-Alaplı ilçesinde 4 yıldır diyalize bağlı olarak yaşamını sürdüren aynı zamanda kalp, şeker hastası olan 68 yaşındaki Şevket Uslu, oğlunun verdiği böbrekle yaşama yeniden tutundu.

Alaplı ilçesine bağlı Hasanlı Köyü Merkez Mahallesinde ikamet eden 63 yaşındaki Şevket Uslu, 2009 yılında böbreklerinden rahatsızlandı. Ciğerlerinin su toplaması sonucu ayakları, kolları ve yüzü şişen Şevket Uslu, diyalize bağlı olarak yaşamaya başladı. Böbreğinin yanı sıra kalp ve şeker hastası olan Şevket Uslu, kurtulma ümidinin olmadığını belirterek iki oğlu ve eşinin böbreğini verme isteğini geri çevirdi.

Diyalize bağlı yaşamaktan dolayı büyük acılar çeken ve iki oğlunun ısrarları sonucunda ikna edilen Şevket Uslu’ya başarılı bir operasyonla 50 yaşındaki oğlu Şaban Uslu’nun böbreği nakil edildi.

Oğullarının kendisine böbrek nakli konusunda ısrar ettiklerini kurtulma ümidi olmadığı için bunu geri çevirdiğini belirten baba Şevket Uslu, “4 sene önce böbrek rahatsızlığına yakalandım. İki oğlum baba seni kurtaralım dediler. Ben ise çok ümitsizdim. Sizin canınızı yakmak istemiyorum, benim artık kurtulma ümidim yok dedim. Ama 4 sene devam ettik. Allah’ın verdiği ömür ne kısalıyor ne de uzuyor. Artık çekilmez hale geldi. Allah kimselere bu derdi vermesin, eşim yeter artık ben seni kurtaracağım dedi, en sonunda karar verdik. Bizde İstanbul Gazi Osmanpaşa Hastanesine gittik. Orada yapılan tetkikler sonucunda eşimde şeker çıktı. Böbreğinin alınamayacağını söylediler. Büyük oğlum Şaban Uslu son durumum hakkında bilgi aldı hemen İstanbul’a geldi. Hastanede işlemlere başladık. Oğlum böbreğini hiç çekinmeden böbreğini verdi. Allah’ım ondan razı olsun, Allah herkese çocuklarım gibi bir evlat versin, bugün 21 gün oldu diyalize girmeyeli, çok rahatım, çok iyiyim, her bu derdini çekene ve ailelerine böbrek naklini tavsiye ederim, korkacak, tereddüt edilecek hiçbir şey yok, doktorlarımız gerçekten konularında uzman doktorlar. Onlardan da Allah’ım razı olsun” dedi.

Babasının 4 yıldan beri böbrek hastası olduğunu ve yaşadığı acılar nedeniyle kendisine böbrek vermek istediklerini ama babasının buna karşı çıktığını belirten Şaban Uslu, “Babam 4 yıldan beri böbrek hastası, 4 yıl önceki yaptığımız konuşmada nefesinin zor geldiğini ve konuşamadığına şahit oldum. Neden çünkü ilk defa diyalize başlayacaktı, ciğerleri su ile dolmuştu. Suyunu atamadığından dolayı ayakları, kolları ve yüzü şişmişti ve nefes alamıyordu. 4 yıldır bu rahatsızlığı çekiyor. İlk izine geldiğimde ailece konuştuk baba seni bu rahatsızlığından kurtaralım dedim. Kendisi de ben sizin canınızı yakmak istemiyorum, benim bir hastalığım yok Allah bana ne kadar ömür verdiyse onu yaşayacağım diyerek istememişti. Biz bunu defalarca söyledik. Biz onu her geçen gün yarı canlı bir şekilde diyalize gönderirken, yarı canlı bir şekilde evine gelirken ona söyledik. En sonunda kabul etti. inşallah bundan sonraki yaşamı çok daha güzel olacak” dedi.

Ülkede bir çok kişinin böbrek ve organ nakli beklediğini ve organ bağışının teşvik edilerek yaygınlaştırılması gerektiğini kaydeden Uslu, “ Babam çoğu şeyi aşama aşama anlattı. Şu anda babam 21 günden bu yana yarım canlı yarım hayatını yaşayan değil, tam olarak hayatını yaşayan duruma geldi. Şu anda iyileşme aşamasında, tam hayatına döndüğü zaman doktorumuzun söylediği böbrek naklinden sonra kalbinin de rahatlayacağıydı. Babam hem kalp hem de şeker hastası böbreğin çalıştığında kalbinin de rahatlayacağını ve şeker hastasının da üstesinden geleceğini doktorumuz söyledi. Babama böbreğimi vereli 21 gün oldu. Doktorumuz bana normal hayatına dönebilirsin dedi, yalnız 3 ay boyunca ağır spor yapma, ağır kaldırma bunlara dikkat et dedi. Hiçbir şey için tereddüde gerek yok, karar vermek zor değil, Hele yakınları için, aslında sadece yakınlarımız için değil, bundan sonraki yaşantımızda başımıza gelecek olan olaylardan dolayı sadece böbrek değil teşvik etmek amacıyla diğer organ bağışı da yapmamız ve bu organ bağışlarını yaygınlaştırılması gerekir. Bu bilinçle yaşamamız gerekir. Hastanede kadavralardan acı çekenlerin kurtulduklarını gördük. Yıllarca diyaliz merkezlerinde acı çekenlerin kurtulduklarını gördük. Küçük çocukların ve ailelerinin bu sebeple nice üzüntülerin ortadan kalktığını gördük. Doktorlarımızın da bu konuda oldukça titiz bir şekilde ve en sağlıklı bir şekilde bu nakilleri gerçekleştiriyorlar. Annem böbreğini vermek istedi ama 115 şekeri çıktığı için böbreğini almadılar. Tamamen sağlıklı insanlarda bu nakli gerçekleştiriyorlar. Doktorlarımıza sonuna kadar güvenelim, onlar bizlerin sağlığı için varlar ”diye konuştu.

Babasını böbrek nakli sürecinde uzun süre ikna etmeye çalıştıklarını anlatan Uslu, şöyle konuştu:”Babamla beraber diyaliz merkezlerinde birçok kişinin yaşamını yitirdiğini gördük, babamı diyalize götüren arabalarda yaşamını yitirenler oldu. Artık çekilmez hale gelmişti, en son babamın diyalize gittiği ünitede bir bayan arkadaşının annesine oğlunun böbrek verdiğini ve iyileştiğini duyunca oda eşine yani anneme böbrek naklini kabul ettiğini söylemiş, ama annemde şeker çıkınca annem böbreğini veremedi. Doktorlar babamın sadece bir hastalığının olmadığını kalp ve şeker hastalığının olduğunu söyledi. Böbreğini vermeyi istiyor musun dediğinde bende bunu kabul ettiğimi söyledim. Bu tür olaylarda böbrek ve organ bağışı bekleyenler inşallah bir an önce nakil için gerekli böbreği ve organı bulurlar ve sıkıntılar çekmezler inşallah bütün temennimiz bu”