Kdz.Ereğlide Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Armutçuk Müessese Müdürlüğüne bağlı maden ocağında 7 Mart 1983 tarihinde meydana gelen grizu faciasında yaşamını yitiren 103 maden şehidi düzenlenen törenle anıldı.
Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) tarafından 7 Mart 1983 yılında -500 kotunda meydana gelen grizu patlamasında hayatını kaybeden 103 madenci için tören düzenlendi. 103 madencinin yaşamını yitirdiği maden ocağı girişinde düzenlenen törende şehitler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunulmasının ardından Kuran-ı Kerim okundu, dualar yapıldı.
Anma törenine Kdz. Ereğli Kaymakamı Nazım Madenoğlu, Kdz. Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal, TTK Genel Müdürü Burhan İnan, TTK Genel Müdür Yardımcıları, GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci ve GMİS Genel Merkez ile Armutçuk Şubesi Başkanı Ali Eşitmez,şube yöneticileri, Ormanlı Belediye Başkanı Bayram Başol, Kandilli Belediye Başkanı Mustafa Aydın, TTK Armutçuk Müessesesi Müdürü Ömer Demir ve müessese yöneticileri, Maden Mühendisleri Odası Şube Başkanı Erdoğan Kaymakçı, Amelebirliği Başkanı Osman Balamir, AK Parti Ereğli İlçe Başkanı Fatih Çakır, Yazıcıoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili İrfan Yazıcıoğlu ,sivil toplum ve meslek örgütlerinin temsilcileri, siyasi partilerin temsilcileri ile maden işçileri katıldı.
33 yıl önce 103 madencinin hayatını kaybettiği kazanın 7 Mart 1983 Pazartesi günü saat 17.00 sıralarında meydana geldiğini dile getiren GMİS Armutçuk Şube Başkanı Ali Eşitmez, hayatını kaybeden tüm maden şehitlerine Allahtan rahmet diledi. Eşitmez konuşmasında Yine günlerden Pazartesi idi. Saatler 17.00yi henüz geçmişti. Yerin 500 metre altında bir patlama oldu. Kimse ne olduğunu anlamadı. Bir alev topu, yaprak gibi savruldular. Derken bir patlama daha oldu. İçlerinden sadece 18 tanesi kurtuldu. Sizin yaşamak dediğiniz bizim için sadece nefes almaktı. Hak etmedik biz böyle ölmeyi. Bir akşam serinliğinde ve böylesine derinde dedi.
GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci de sendika olarak öncelikli olarak maden işçilerinin güvenliğine önem verdiklerini ifade etti. Türkiyenin kömüre ihtiyacı olduğunu, kömürün de Zonguldakta olduğunu dile getiren Demirci şöyle konuştu;
Türkiye Taşkömürü Kurumu Armutçuk Müessesesinde 7 Mart 1983 tarihinde meydana gelen grizu faciasında yaşamını yitiren 103 işçi arkadaşımızı, facianın 33. Yılında, rahmetle ve saygıyla anıyoruz.
168 yıllık üretim kültürünün neferleri olarak 103 madenci arkadaşımız alın terlerine canlarını da katmışlar ve ülkeleri adına dünyanın en zor mesleğini yaparken şehit olmuşlardır.Osmanlıdan zamanımıza kadar emek veren binlerce işçimizin, şehit düşen madencilerimizin alın teriyle, canlarıyla yarattıkları bu ocaklarda bugün tarihin en az işçisiyle en düşük üretimini yapıyoruz.TTK Genel Müdürlüğü 4 yıldır ilgili bakanlıklardan işçi talebinde bulunuyor.Ülkemizin taşkömürüne olan ihtiyacı artarken Zonguldak havzasında taşkömürü üretiminin azaltılmasının mantığı yoktur.
Bölgemizin ve ülkemizin en önemli kurumlarından biri olan, madencilik kültürünün gerçek sahibi TTKya işçi aldırmak Sadece sendikamızın görevi değil Zonguldakta ve bölgemizde yaşayanHerkesin görevidir. Ve elbette başta siyasi temsilcilerimizin görevidir.Türkiyenin kömüre ihtiyacı var. Kömür burada var. İşçi açıkları giderilmediği için Yeterince üretemiyoruz. Ve Türkiye, ihtiyacının büyük bir çoğunluğunu dışarıdan alıyor.Bu gerçekleri bıkmadan usanmadan anlatıyoruz. Hem ilgililere, hem de Türkiye kamuoyuna anlatıyoruz.
Türkiyenin Zonguldaka, taşkömürüne, TTKya, yani sizlere ihtiyacı var.
Her şeyden önce sağlığınıza dikkat edeceksiniz. Çalışma ortamınızın güvenli olmasını sağlayacaksınız.Biz sizlerin her türlü sorununuzu çözmek, Sağlıklı ve verimli çalışacağınız koşulları oluşturmakla sorumluyuz. Bizim öncelikli görevimiz budur.
Sonrasında birlik ve beraberlik içinde, Kurumun, Zonguldakın, bölgenin ve ülkenin sorunlarını çözeriz.Bu vesileyle terörle mücadelede şehit düşen Asker ve polislerimize, terör saldırılarında hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allahtan rahmet diliyor, terörü lanetliyoruz.Ülkemiz ve bölgemiz adına fedakarca çalışırken yaşamını yitirmiş tüm maden şehitlerimiziBir kez daha rahmetle anıyor, Hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.Törende konuşan TTK Genel Müdürü Burhan İnan ise işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili yaptıkları çalışmaları anlatarak emek yoğun üretimden mekanik yoğunluklu üretime geçmeye başladıklarını ifade etti.
İnan şöyle konuştu; Dünyanın en tehlikeli işini yapmaktayız. Maalesef havza tarihinde grizu patlamasına bağlı olarak bir çok canımızı kaybettik. Ve bu kazalardan da çıkardığımız çok büyük dersler oldu. Yıllar içerisinde aldığımız tedbirlerle, yaptığımız eğitimlerle çok önemli mesafeler aldık. İş güvenliği konusu TTKnın en öncelikli meselesidir. Bizim için artık üretimden de önce gelmektedir. Armutçukta artık üretim -500lerde,kuyumuz ise -400lerde.Üretim kotu, kuyu kotunun altında kaldı. Buda hem iş sağlığı ve güvenliği açısından, hem havalandırma yönünden hem de işletmecilik yönünden çok önemli sıkıntılar getiriyor. Bunu aşmak için yeni bir kuru planladık. Projelendirdik, MTAya sondajlarını yaptırdık. Son olarak kara sahasının düzenlenmesi ile ilgili çalışmayı projelendirdik, dosyamızı hazırladık. İnşallah ileriki günlerde kuyu için ihaleye çıkacağız. +200, -700 kotları arasında yeni bir kuyu ile Armutçukta üretime devam etmek istiyoruz. Bu sayede hem sağlıklı bir havalandırma, hem işyerine kolay ulaşım, hem de üretilen kömürün dışarıya naklini kolayca sağlamış olacağız. Biz emek yoğun çalışan bir işletmeyiz. 168 yıldır tabiri caizse kazma kürek, insan gücü ile kömür üretiyoruz. Baktığımız zaman kazaların yüzde 98´i yer altında meydana geliyor, yer üstünde ki kazalar ancak yüzde 2´lik oranı teşkil ediyor. Bu kazaların büyük bölümü ayak içinde meydana geliyor. Kömür üretimi esnasında meydana gelmekte. Dolayısıyla bizim bu kazaları azaltmak üzere mutlaka mantalite değişikliğine gitmemiz gerekmekte. Üretimi artık emek yoğun olmaktan çıkarmamız gerekiyor. Yani makine ile üretim yapmamız gerekiyor, tahkimat sistemini değiştirmemiz gerekiyor. Artık ağaç tahkimattan çelik tahkimata geçmemiz gerekiyor. Biz bunları yaptığımız zaman iş sağlığı ve güvenliğinde ki iyileşmeyi de kendisinden nasıl olumlu noktalara geldiğini göreceğiz. Bu konu da biz çok önemli adımlar attık. Amasra´ da mekanize kazı yapmaya başladık. Kömürü makine kazıyor, tavanı da domuz bağı belleme ya da sarma ile değil, yürüyen tahkimat dediğimiz hidrolik güçle, kontrol ve kumanda edilen çelik tahkimatla yapıyoruz. Amasra´ da 2013 yılında bu yana 3. panoyu bitirmek üzereyiz. Allah´ a hamdolsun hiç kaza olmadı. Bırakın ölümlü kazayı hiç kaza olmadı. Dolayısıyla üretim ve tahkimat sistemini değiştirdiğimizde bu anlamda çok iyi sonuçlar aldığımızı görüyoruz.
İnan, TTKya bağlı üzülmez, Karadon ve Armutçuk Müesseselerinde de benzer sistemleri kurmak için çalışmaların sürdüğünü söyledi.
Ereğli Kaymakamı Nazım Madenoğlu da törendeki konuşmasında 33 yıl önce meydana gelen grizu faciasında hayatını kaybeden maden işçilerine rahmet, ailelerine de başsağlığı diledi. Konuşmaların ardından şehit madenciler için Kuran-ı Kerim okundu, dualar edildi.