Amelebirliği Danışma Kurulunda bir konuşma yapan GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, Türkiye Taşkömürü Kurumunun (TTK) tarihinin en az işçisiyle en az üretimini yaptığına dikkat çekerek, Yıllık 25 milyon tondan fazla taşkömürü ihtiyacı olan Türkiyede bu ihtiyacın önemli bir bölümünün Zonguldak Havzasından karşılanması mümkündür. Bugün itibariyle TTKnın norm kadro açığının kapatılabilmesi için yaklaşık 5 bin işçi alınması gerekiyor. Zonguldakta kömür var, işsiz var. Ülkemizin taşkömürüne ihtiyacı var ve bu nedenle TTKnın sorunu sadece Zonguldakın değil ülkemizin sorunudur dedi.
Türkiyenin ilk sosyal güvenlik kuruluşu olan Amelebirliği Biriktirme ve Yardımlaşma Sandığının 2015 yılı Danışma Kurulu Toplantısı 26 Ekim 2015 tarihinde Zonguldakta Amelebirliği Salonunda gerçekleştirildi.
Toplantıya, Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Ahmet Demirci, Genel Başkan Yardımcısı İsa Mutlu, Genel Sekreteri Hakkı Arslan, Genel Teşkilatlandırma ve Eğitim Sekreteri Satılmış Uludağ, GMİSin şube başkan ve yöneticileri, TTK Genel Müdürlük ve Müessese Müdürlüklerinin yöneticileri, eski Amelebirliği Başkanları, Zonguldak Belediyesi Başkan Yardımcısı Kemal Cangöz, İş Kur İl Müdürü Gönül Demirsu ile Amelebirliği Başkanı Osman Balamir ve Danışma Kurulu üyeleri katıldı.
Amelebirliği Danışma Kurulunda bir konuşma yapan GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, Türkiye Taşkömürü Kurumunun (TTK) tarihinin en az işçisiyle en az üretimini yaptığına dikkat çekerek, Yıllık 25 milyon tondan fazla taşkömürü ihtiyacı olan Türkiyede bu ihtiyacın önemli bir bölümünün Zonguldak Havzasından karşılanması mümkündür. Bugün itibariyle TTKnın norm kadro açığının kapatılabilmesi için yaklaşık 5 bin işçi alınması gerekiyor. Zonguldakta kömür var, işsiz var. Ülkemizin taşkömürüne ihtiyacı var ve bu nedenle TTKnın sorunu sadece Zonguldakın değil ülkemizin sorunudur dedi.
Demirci şöyle konuştu;
Kurtuluş Savaşının devam ettiği yıllarda hiç bir sosyal güvencesi olmadan çalışan maden işçilerinin çalışma koşullarını düzenlemek amacıyla kurulan, Amelebirliği Biriktirme ve Yardımlaşma Sandığımızın,
2015 yılı Toplantısının hayırlı olmasını diliyorum.
Bizler, 167 yıllık üretim ve mücadele kültürüne sahip bir bölgeyiz. Zonguldak ve bölgesi taşkömürü ile var olmuş, gelişmiş, göç alarak büyümüştür.
Ancak son 30 yıldır uygulanan yanlış politikalar nedeniyle TTK küçültülmüştür. TTK küçüldükçe Zonguldak da küçülmüş ve göç verir hale gelmiştir.
TTKNIN SORUNLARINI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİMİZİ ANLATTIK, ANLATIYORUZ
Bu hafta sonu 1 Kasımda yeniden siyasi seçimler yapılacak. Bu seçimlerin ülkemize ve Zonguldaka hayırlı olmasını diliyoruz. Biz Genel Maden İşçileri Sendikası olarak milletvekili adaylarımızdan, Zonguldak ve TTK adına verdikleri sözleri dinliyoruz. Bizler, Genel Maden İşçileri Sendikası olarak Ankaraya, milletvekillerimize, milletvekili adaylarımıza Zonguldakta siyasi parti temsilcilerine TTKnın sorunlarını anlattık, çözüm önerilerimizi sunduk, sunuyoruz.
Artık taşkömürü gerçeğini bilen, Zonguldak gerçeğini bilen herkes TTKnın taşkömürü üretimini artırması gerektiğini de biliyor.
TTKYA 5 BİN İŞÇİ ALINMASI GEREKİYOR
Ne yazık ki 9 binin altına düşen işçi sayısı ve her geçen gün artan işçi açıkları nedeniyle tablo tam tersinedir.
TTK, tarihinin en az işçisiyle en az üretimini yapıyor.
Yıllık 25 milyon tondan fazla taşkömürü ihtiyacı olan Türkiyede bu ihtiyacın önemli bir bölümünün Zonguldak Havzasından karşılanması mümkündür.
Bugün itibariyle TTKnın norm kadro açığının kapatılabilmesi için yaklaşık 5 bin işçi alınması gerekiyor. TTK Genel Müdürlüğünün de talebi olan 3 bin 200 işçi derhal alınmalı ve ardından çalışan işçi sayısı norm kadro düzeyine çıkarılmalıdır.
Zonguldakta kömür var, işsiz var.
Ülkemizin taşkömürüne ihtiyacı var ve bu nedenle TTKnın sorunu sadece Zonguldakın değil ülkemizin sorunudur.
Bu nedenle TTKya sahip çıkmak, Zonguldaka, bölgemize ve ülkemize sahip çıkmak demektir.
TTKnın işçi açıkları acilen giderilmeli ve kurumun norm kadro ile istikrarlı şekilde çalışması sağlanmalıdır.
1 Kasım seçimlerinin ardından ülkemizdeki siyasi tablo ortaya çıkınca ilgili bakanlıklar ve Hükümet düzeyinde yapacağımız görüşmelerle sonuca ulaşacağımıza inanıyoruz.
ÜRETİMİN DURDURULMASINA İTİRAZLARIMIZI YAPTIK
2014 yılında 301 madenci kardeşimizin şehit olduğu Soma faciasının ardından yasalar çıkarılmış, taraflarla yeterince görüşülmeden iş güvenliği ile ilgili yönetmelikler hazırlanmıştır. Havza tarihinde bir tek kayıtlı kazanın bile olmadığı hidrojen sülfür gazını ölçecek sensörlerin bulunmadığı gerekçesiyle TTKnın bazı müesseselerinde üretimin durdurulması doğru değildir.
Üretimin durdurulmasına karşı itirazlarımızı yaptık. Bu yanlışın düzeltilmesini istiyoruz.
Kurumun sorunlarının çözümü konusunda özveriyle ve gayretle çalışan, duyarlılık gösteren başta Kurum yetkilileri olmak üzere herkese teşekkür ediyoruz.
ÜLKEMİZİN VAZGEÇİLMEZ KURUMLARINA HERKES SAHİP ÇIKMALIDIR
Hepimizin görevi, ülkemizin ve bölgemizin vazgeçilemez kurumlarına her şart altında sahip çıkmaktır.
Etle tırnak gibi bütünleşmiş olan Türkiye Taşkömürü Kurumu, Genel Maden İşçileri Sendikası ve Amelebirliğimiz, sadece Zonguldakın değil ülkemizin de çok önemli ve değerli kurumlarıdır.
Bu kurumlara herkes sahip çıkmalıdır.
Madencilik özveri isteyen zor ve riskli bir meslektir. Bizler, her gün ailelerimizle helalleşerek yerin yüzlerce metre altında alın teri döküyoruz.
Bu meslek içinde dayanışmayı, yardımlaşmayı, birlik ve beraberliği her an canlı tutmalıyız.
TTKnın daha verimli çalışabilmesi için herkesi duyarlı olmaya davet ediyoruz.
Birbirimize daha sıkı kenetlenerek her sorunu aşacağımızdan şüphe yoktur.
Güncelleme Tarihi: 26 Ekim 2015, 13:25