Zonguldak’ta sağlık çalışanları ve STK temsilcilerine yönelik devam eden “Bağımlılığı değil, hayatı seç” eğitimine katılan Dr. Aslı Enez Darçın, bağımlılığın insan hayatının üzerindeki etkisine dikkat çekti.
Zonguldak’ta hafta başından bu yana devam eden “Bağımlılığı değil, hayatı seç” eğitiminde konuşan Doç.Dr. Aslı Enez Darçın madde bağımlılığına dikkat çekti. Darçın; bağımlılığın bir hastalık olduğuna dikkat çekti. Darçın, “Bağımlılığın bir hastalık olduğu ve bağımlı bireylerin henüz madde ile karşılaşmadıkları dönemde dahi bu hastalık için bazı genetik, biyolojik ve sosyal risklere sahip olduğunu biliyoruz. Bağımlılığı bir tercih, kişilik yapısı ya da irade zayıflığı olarak değerlendirmek, bağımlı bireyin toplumdan dışlanmasına yol açacak damgalanmaya neden olur. Damgalanma ise bu bireyler için tedavi arayışına girmenin önünde bir engel oluşturur. Alkol ve madde kullanım bozukluğu olan her 6 kişiden yalnızca biri bu konuda bir tedavi merkezine başvurmaktadır. Bağımlılık yalnızca bireyin sağlığını tehlikeye atmaz. Aynı zamanda sebep olduğu yeti yitimi, çalışma gücü kaybı, ek hastalık ve tedavi maliyetleri, kazalar, kriminal olaylar, kan ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar için risk artışı yoluyla aileyi ve tüm toplumu olumsuz etkiler. Bu nedenle bağımlılığın tanınması, önlenmesi, tedavi ve rehabilitasyonunu önemsiyor ve bu konudaki bilgi, birikimimizi hedef kitle olan riskli gruplar için kullanacak olan kişileri eğitmeyi hedefliyoruz. Bu eğitimlerde bağımlılık kavramını, bağımlılık yapıcı maddeler, etkileri, kullanan kişinin anlaşılabilmesi ve gerekli önlemlerin alınabilmesi konusunda paylaşımlarda bulunuyoruz. Bağımlılık için bireysel riski bulunan kişilerde, haz alma davranışı ile birlikte, olumsuz duygudan kaçınma ve rahatlama duygusu yaratan her türlü madde ve davranışa yönelik bağımlılık gelişebilir. Her ne kadar psikiyatrik tanı sistemleri bugün için yalnızca kumar oynama bozukluğunu bir davranış bağımlılığı olarak kabul etse de, uyum bozucu şekilde tekrarlanan ve olumsuz sonuçları kişi tarafından da kabul edilmesine rağmen terkedilemeyen; internette oyun oynama, sosyal medya, akıllı telefon kullanımı, online alışveriş gibi davranışlar bağımlılık penceresinden ele alınabilir. Teknolojinin gelişimi ve ulaşılabilirliğinin artışı ile bağımlılık yapıcı davranışların birçoğu online formlarına dönüşmüştür. Bağımlılık riski taşıyan kişiler artık kumar ve bahis oyunlarını online olarak, alışverişini birkaç parmak hareketi ile online alışveriş sitelerinden yapabilmektedir. Özellikle internet üzerinden oyun oynama ve diğer bağımlılık davranışlarının kişisel bilgi güvenliğinin sağlanmasının güç olduğu internet ortamında olması, çocuklar ve gençler için internet kullanımının kontrollü ve sınırlı olması gerekliliğine neden olduğu açıktır” ifadelerine yer verdi.
Güncelleme Tarihi: 03 Ekim 2019, 19:28