Ak Parti Zonguldak Merkez İlçe Başkanı Mustafa Çağlayan, son dönem konuşulan yerel seçimlerin erkene alınması, Fener’de bir bölgenin TÜGVA’ya tahsisi ve Müftü Rüstem Can’ın plaj açıklaması ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Yerel seçimlerle ilgili kulis bilgilerine göre açıklamada bulunmanın doğru olmayacağını belirten Çağlayan aynı zamanda hazır olduklarını da belirtti. TÜGVA’ya yer tahsisi ile ilgili CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz’a ve Madem Mühendisleri Odası’na yüklenen Çağlayan, ‘Oturalım ve beraber karar verelim’ diyerek birlik çağrısını yineledi. Müftü Rüstem Can’ın fetvasının arkasında olduklarını da söyleyen Çağlayan, ancak kimsenin diğerinin tercihlerine de karışamayacağının altını çizdi. Çağlayan’ın açıklamaları şöyle:
“Yeniden bir seçimin çalışmalarına başladık”
Yerel seçimlerin erkene alınması gündemini değerlendiren Çağlayan; “Haziran seçimlerini hayırlısı ile geride bıraktık ve Türkiye şu anda yeni bir sistemin kuruluş aşamasına geçti. Geçtiğimiz 16 yılda biz 2001 yılında deformasyona uğramış aynı zamanda çökmüş, ekonomik krizle çökmüş bir sistemin diriliş aşamasını gerçekleştirmiştik. Şimdi diriliş aşamasından yeniden kuruluş aşamasına geçtik. Kuruluş aşamasını geçer geçmez de yeniden bir yükseliş aşamasına geçeceğiz. Şu anda yerel seçimlerin öne alınması ile ilgili bir kulis bilgisi var. Bizim partimizin kurumsal kimliğinden, genel başkanımız ve yardımcılarımızdan böyle bir açıklama yapılmadı. CHP’nin daha önceki bir milletvekilinin bir açıklaması var ve dolaşan bir kulis bilgisi var. Kulis bilgilerine göre bizim bir açıklama yapmamız doğru olmaz ancak biz her zaman dedik ki biz zafer sarhoşluğuna kapılacak ekipler değiliz ve evet seçimlerde Türkiye kazanmış, Zonguldak kazanmıştır. Ancak madenci anıtındaki kutlamalarımızda da dedik ki biz bu kutlamaları burada bitirdik ve yeniden bir seçimin çalışmalarına başladık. Teşkilatlarımızla bir araya geldik ve teşkilatlarımızla bir yenilenme yapmamız gerekiyorsa bir yenilenme yapıp ekiplerimizle birlikte bir yerel seçim çalışmasına başladık. Erken bir seçim olursa, üç gün sonra da olsa biz buna hazırız.”
“CHP Liderlik savaşını gölgelemek için bunları konuşturuyor”
“Şahsi kanaatim şudur, bunlar sürekli konuşulabilir. CHP’den böyle bir cümle de kurulmuş olabilir çünkü CHP’de şu anda bir liderlik mücadelesi vardır. Muhtemelen bunu gölgelemek için bu gündemi konuşturuyorlar. Çünkü CHP’nin içinde bulunduğu durumda bir toparlanma yaşaması ve yenilenme sürecine girmesi gerekiyor. Genel başkanları bu konuşmaları ve tartışmaları ertelemek için alttan yerel seçimin erkene alınması için bir konuşma ve pompalama yapmış olabilir. Sonuçta onların da iç meseleleri ve bunu çözeceklerdir. Sonuçta CHP bizim muhalefet partimizdir, ana muhalefet partisidir ve kendi içlerinde bir toparlanmaya hazırlanmaları gerekmektedir. Mustafa Elitaş’ta ‘Eğer CHP bu teklifi getirirse biz de bunu değerlendiririz’ şeklinde bir açıklamada bulundu. Ne olacağını zaman gösterecektir, biz hazırız. Zaten son konuşmamızda ‘Zonguldak Belediyesi Mart ayında Ak Parti’ye hazırlansın’ demiştik ve biz de Zonguldak Belediyesi’ne hazırlanıyoruz.” dedi.
“TÜGVA’nın bu yere talip olma hakkı vardır”
Fener Bölgesi’ndeki alanın TÜGVA’ya verilmesi gündemi ile ilgili de konuşan Çağlayan; “Fener’de bulunan bir alanın TÜGVA’ya verilmesi deniyor ama TÜGVA buraya talip olmuştur. Burayı istemiştir ve herkesin buraya talip olma hakkı vardır. TÜGVA’da Türkiye Gençlik Vakfı’dır. Gençlerle ilgilenen ve gençlere bu toprakların kültürünü, örf ve adetlerini, geleneklerini ve kutsallarını aşılamaya çalışan ve de özveriyle bu işi yapmaya gayret eden yeni nesil bir gençlik vakfıdır. Bu alanda çok etkin bir çalışmaları var ve burada da yerlerini açtılar; biz de gittik ve ziyaret ettik kendilerini. Çok güzel eğitim ve programlarlar yapılıyor. Üniversiteli bir çok gençle yaptıkları programlara gittik ve birçok gencimizin bu anlamda eğitilmesi ve bunların sivil toplum kuruluşları eliyle gerçekleşmesi çok önemlidir.”
“Yavuzyılmaz tehditte bulunmuştur”
“Ancak Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz genç bir milletvekili olmasına rağmen ilk icraat olarak Maden Mühendisleri Odası Lokali’nde bu yerin istenmesi ile ilgili açıklama yapmış ve tehditte bulunmuştur. Gençlik Dernekleri ile ilgili keşke böyle bir yaklaşımda bulunmasaydı ya da TÜGVA’ya arayıp sorsaydı. Madem böyle bir durum var Sayın Milletvekili bizleri de arasaydı da konu ile ilgili bir bilgi alsaydı. Bakın bu konuyu bir araya gelip nasıl yapabiliriz diye değerlendirebilirdik. Biz bir birlik çağrısında bulunuyoruz, şehrin bütün katmanları bir araya gelelim ve nerede ne yapılacaksa beraber karar verelim diyoruz. Birlikte tartışıp muhalefet edilecekse orda muhalefet edilsin yetmiyorsa dışarıda da muhalefet edilsin ama konuşalım diyoruz.”
“Maden Mühendisleri Odası orayı nasıl almıştır?”
“Dikkat etmeleri gereken temel konu karşı çıktıkları şeyin ne olduğuna iyi bakmamalarıdır. Karşı çıktıkları durum orayı TÜGVA’nın istemesidir. TÜGVA ile ilgili ‘siyasi rant’ benzetmesinde bulunmuş, bu çok ayıptır. Gençler üzerinde çalışma yapan bir sivil toplum kuruluşuna ‘siyasi rant peşinde koşuyor’ yakıştırması genç bir milletvekiline yakışmamıştır. Asıl konu da şudur: Bir yerle ilgili bir tasarrufunuz veya fikriniz varsa öncelikle ve öncelikle Maden Mühendisleri Lokali’nde yaptığınız açıklamayı nerede yaptığınıza bakmanız lazım. Maden Mühendisleri orayı nasıl almıştır? Ve gene Fener’de çevredeki dernek lokallerinin nasıl alınıp işletildiğine bakmak gerekmektedir. Hadi buyurun, hepsini masaya yatırıp nerelerde ne olması gerektiğine dair bir çalışma yapalım ve ilk önce sizin toplantı yaptığınız yerden başlayalım. Diyorsunuz ki ‘Sakatlar Derneği’nden daha mı kıymetli?’… Sakatlar Derneği’nin bulunduğu yere bir bakın. Zonguldak Belediyesi yıllardır sizde ve orada o dernek yıllardır hizmet etmeye, vatandaşlara kazanımlar elde etmeye çalışıyorlar. Madem imkan var elinizde haydi buyurun ve ilk olarak onları oradan kurtarın.”
“Maden Mühendisleri Lokali’ni Sakatlar Derneği’ne verelim”
“Sakatlar Derneği’ne bir yer verilmesi gerekiyor mu? Buyurun, lokal her yerde işletilebilir; Lokali Sakatlar Derneği’ne verelim, yan tarafında da çay bahçelerinin olduğu geniş bir alan var orayı da Derneğe verelim. Belediyemiz ile bu çalışmayı yapalım, Sakatlar Derneği hem Maden Mühendisleri Lokali’ni kullansın hem de yan tarafında Engelsiz Park ile birlikte bir sosyal donatı alanı yapalım. Engellilere bundan daha güzel ve daha iyi bir yer olmaz. Bizim asıl konuşmamız gereken Fener’in o alanının şehre kazandırılması ise kimin yaptığına bakmayalım, e yapılacağına bakalım. Sizden olduğunda kimin olduğuna bakmıyorsunuz, sizden olmayan bir görüşte politize olmuş sivil toplum kuruluşları olduğunda hemen ses çıkartıyorsunuz. Sizin derdiniz sadece kimin yaptığı! Bu yanlıştır. Gelin bir arada olalım ve buraya ne yapılacağı ile ilgili birlikte karar verelim, çünkü Zonguldak Belediyesi Merkez’i idare ediyor ancak Zonguldak Merkez’e gelip Fener’e uğramayan, Fener’i görmeyen ve buradan ayrılanların sayısı %80’dir. Fener çok güzel bir alandır, oranın yeniden ele alınması gerekmektedir. Hatta oradaki lokaller, işletilen yerler ve hatta kullanılan evler… Hepsinin koruma kurulunun izni ile birlikte yeniden Zonguldak’a kazandırılması lazım.” İfadelerini kullandı.
“Müftümüzün arkasındayız”
Zonguldak Müftüsü’nün kadın ve erkeklerin beraber denize girmesi ile ilgili yaptığı açıklama ile ilgili de fikir beyan eden Çağlayan şunları söyledi: “Sayın müftümüze bir soru sorulmuş, kendisiyle bir ropörtaj yapılmıştır ve müftümüz söylemesi gerekeni cevap olarak söylemiştir. Müftümüzün söylediği şeyler kendi sınırları içerisinde, diyanet sınırları içerisinde hatta Kuran’ı Kerim’de Allah-u Teala tarafında bizzat insanlara söylenen, emredilen şeylerdir. Diyor ki ‘Bu doğru olmayan bir davranıştır ve islami kurallara uygun değildir’. Siz uyarsınız ya da uymazsınız, bu sizin tercihinizdir. Bu eylemleri yapanlar zaten erkeklerle beraber yıllardır denize giren insanlar, peki bunca yıl kendilerine engel olan birisi oldu mu? Birileri onları kapıdan döndürdü mü? Yok! Bunun fetvası buysa, fetvayı dillendirmek de müftümüzün asli görevidir ve asli görevini yerine getirmiştir. Kimisi istediği yerde istediği şekilde denize girer, kimisi onu değil de alternatifleri tercih edebilir. Oruç tutmakla ilgili fetva da şudur ki oruç tutmanın belli zamanları vardır ve bu farzdır. Oruç tutmayan insanlar müftüye ‘Nasıl oruç tutmak farzdır dersin’ diye sorabilir mi? Tutup tutmamak insanın kendisine kalmıştır. Müftümüz açıklama yapmıştır, biz o açıklamanın arkasındayız çünkü inananlar için doğrusu budur. Ancak buna uyup uymamak insanların kendi bilecekleri iştir, insanların karar ve yaşamlarına karışmak da bizim işimiz değildir.”
Haber Kaynağı, Sinan Çerçioğlu
Güncelleme Tarihi: 06 Temmuz 2018, 01:16