Zonguldak, Ankara’daki “dayısına” güvenerek aday adayı olan tacizciyi konuşuyor.
Resmi görevde bulunduğu sırada makam odasına gelen bayanları (bayan gazeteciler dahil) taciz eden, sözle sarkıntılıkta bulunan, özel yemeğe davet eden, yüksek miktardaki su borcunu makamını kullanarak sildiren, ekonomik durumunu, bozulan ticaretini düzeltmeyi belediye başkanlığı hayaline bağlayan ahlak düşkünü tacizci aday olabilmek için Ankara’daki “dayısını” da sık sık rahatsız ediyor.
ANKARA’YI 450 BİN LİRA DOLANDIRMIŞ…
Aday adayı tacizcinin marifetleri bununla bitmiyor. Dr. ünvanlı kankası ile birlikte Ankara’da bir derneği tam 450 bin lira dolandırdıkları dilden dile dolaşıyor.
Hem tacizci, hem dolandırıcı…
Saygın bir siyasi parti böylesine düşük karakterli birisini koskoca bir şehre aday gösterir mi?
Eğer gösterirse, şehir halkı tacizci, dolandırıcı, makamını, görevini kötüye kullandığı herkes tarafından bilinen böyle bir kişiye oy verir mi?
Bu saygın siyasi parti, siyasi kimliğini bu kadar ayağa düşürür mü?
ANKARA’DAKİ “DAYI” BU İŞLERE KARIŞMAZ
Tacizcilikten, dolandırıcılıktan tescilli aday adayı Ankara’daki “dayısına” boşuna güveniyor.
Tüm dünyanın tanıdığı saygın bir isim, böyle çetrefilli işlere bulaşmaz. Yakın akrabası bile olsa, tacizci, dolandırıcı kimliği dillere destan olmuş bu kişiye referans olup, kendi adına gölge düşürmez.
Kendi adının, tacizci, dolandırıcı, görevini kötüye kullanan bir akraba çocuğu ile birlikte anılmasını istemez.
Utanmadan, sıkılmadan aday adayı olan tacizci umutları boşa çıktığında bakalım ne yapacak?